T.C.
DANI?TAY
Altıncı
Daire
Esas No : 2005/214
Karar
No : 2007/1461
Özeti
:
İmar
planlan mülkiyet
hakkıyla
ilgili olduğu
ve bu mülkiyet
hakkının kullanılabilmesi için imar durumu
alınmış olması halinde, aynı
konuda idareye tekrar
başvurulmasına
ve başvuruya
verilen cevap
üzerine imar planına
karşı
dava açılmasına
bir engel bulunmadığı
hakkında.
Temyiz
İsteminde
Bulunan : ...
Vekili : Av. ...
Karşı
Taraf : Mordoğan
Belediye Başkanlığı
Vekili : Av.
İstemin
Özeti :
İzmir
3. İdare
Mahkemesinin 22.9.2004 günlü,
E:2003/1213, K:2004/1178 sayılı
kararının
usul ve yasaya aykırı
olduğu
ileri sürülerek
bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın
Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Berberoğlu'nun
Düşüncesi
: Temyiz
isteminin reddi ile mahkeme kararının
onanması
gerektiği
düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı
M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi
:
İdare
ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için,
2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü
Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin
bulunması
gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde
öne
sürülen
hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından,
istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı
düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ
ADINA
Karar veren Danıştay
Altına
Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin
gereği
görüşüldü:
Dava,
İzmir, Karaburun
İlçesi,
Çatalkaya
Mahallesi, ... pafta, ... parsel sayılı
taşınmazı
kapsayan alanda yapılan ve 22.10.1993 günlü, 1993/4-4-62 sayılı
belediye meclisi
kararı
ile kabul edilen revizyon imar planının iptali istemiyle açılmış;
İdare
Mahkemesince, dosyanın
incelenmesinden, davacının ilk olarak 24.10.1995 gününde
imar durumu belgesi
aldığı,
ancak bir dava açmadığı,
daha sonra 21.3.2003 gününde alınan imar durumu belgesi
üzerine 7.4.2003 gününde
bu davanın
açıldığı
anlaşıldığından,
ilk imar durumu belgesi alındığı
24.10.1995 gününü izleyen altmış gün içinde açılması gereken davanın,
bj süre
geçirildikten
sonra açılmış olması nedeniyle süreaşımı yönünden reddine karar verilmiş,
bu karar davacı
vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
2577 sayılı
Yasanın
7. maddesinin birinci fıkrasında dava açma
süresinin,
özel
kanunlarda ayrı
süre
gösterilmeyen
hallerde Danıştay'da
ve idare mahkemelerinde altmış
gün
olduğu,
bu sürelerin
idari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin yapıldığı
tarihi izleyen günden
itibaren başlayacağı,
dördüncü
fıkrasında
ise ilanı gereken düzenleyici işlemlerde
dava süresinin,
ilan tarihini izleyen günden
itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması
üzerine ilgililerin
düzenleyici
işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava
açabileceği
kurala bağlanmıştır.
Diğer
taraftan 3194 sayılı
İmar
Kanunu'nun 22. maddesi ile yapı ruhsatı almak için
yasanın verilmesini zorunlu kıldığı belgeler,
üzerine
yapı
yapılmak
istenilen taşınmazın imar planında
gösterilen
tahsis şekli, yapı nizamı, binanın niteliği, kat adedi gibi bilgiler olmaksızın
düzenlenemeyeceğine
göre
başvuru
üzerine
idarece verilen imar durumu belgesinin düzenleyici
işlem
olan imar planının
uygulanması
niteliğinde
olduğunu
kabul etmek zorunludur.
Anayasal güvence
altındaki
temel hak ve özgürlüklerden olan mülkiyet hakkının
kullanılabilmesi
için
ilgililerin gerekli işlemin
yapılmasının
idareden her zaman isteyebilecekleri açıktır. İmar planları mülkiyet hakkıyla
ilgilidir ve bu mülkiyet
hakkının kullanılabilmesi
için
imar durumu alınmış
olması
halinde aynı
konuda idareye tekrar başvurulmasına
ve başvuruya
verilen cevap üzerine imar planına karşı dava açılmasına bir
engel bulunmamaktadır. Her yeni başvuru
üzerine
idarece tesis edilecek işlem üzerine 2577
sayılı
Yasanın
7. maddesinde öngörülen 60 günlük süre içinde imar planına dava açılması
mümkündür.
Dosyanın
incelenmesinden, davacının ilk olarak 24.10.1995 tarihinde imar durumu
belgesi aldığı,
ancak imar planının
iptali istemiyle dava açmadığı,
21.3.2003 gününde
yeniden imar durumu belgesi alması
üzerine
7.4.2003 gününde
bu davayı
açtığı
anlaşılmaktadır.
Bu durumda, mülkiyet
hakkıyla ilgili bir konuda uygulama işlemi
niteliğindeki
imar durumu belgesi alınması
üzerine süresinde dava açıldığından,
İdare
Mahkemesince işin esasına
girilerek bir karar verilmesi gerekirken davanın
süre
yönünden
reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan
nedenlerle, İzmir
3. İdare
Mahkemesinin 22.9.2004 günlü, E:2003/1213,
K:2004/1178 sayılı
kararının
BOZULMASINA, 20,60 YTL karar harcı
ile fazladan yatırılan
15,30 YTL harcın
temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın
adı
geçen
mahkemeye gönderilmesine
9.3.2007 gününde
oybirliğiyle
karar verildi.