idare hukuku: Yapı estetiği bozuldu diye 3194/32. maddeye göre para cezası verilmez. |
|
|
Yapı
estetiğinin bozulmasının 3194 sayılı yasanın 32.maddesi kapsamında
değerlendirilemeyeceği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 13.10.2005 gün ve
E:2003/7653, K:2005/4727 sayılı kararı.
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar
Tarihi
ALTINCI
DAİRE
2005
4727
2003
7653
13/10/2005
KARAR METNİ
Yapı
estetiğinin bozulmasının 3194 sayılı yasanın 32.maddesi kapsamında
değerlendirilemeyeceği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 13.10.2005 gün ve
E:2003/7653, K:2005/4727 sayılı kararı.
Temyiz İsteminde Bulunanlar: 1- ?
Vekili: Av. ?
2- Çankaya Belediye Başkanlığı - ANKARA
Vekili: Av. ?
Karşı Taraf : 1- Çankaya Belediye Başkanlığı - ANKARA
Vekili: Av. ?
2- ?
Vekili: Av. ?
İstemin Özeti : Ankara 10. İdare Mahkemesinin 7.5.2003 günlü, E:2002/857,
K:2003/550 sayılı kararının taraflarca usul ve yasaya aykırı olduğu ileri
sürülerek bozulması istenilmektedir.
Tarafların Savunmalarının Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden
hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi ?ule Tataroğlu'nun Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile
mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince
verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen
nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava; Ankara, Çankaya ? ada, ? parsel sayılı taşınmazda bulunan binanın
balkonunun mimari projesine aykırı olarak ahşap ve camekanla kapatıldığından
bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına ve aynı kanunun
42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 18.4.2002 gün ve ? sayılı
Çankaya Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare
Mahkemesince, yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor
ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; Ankara İmar
Yönetmeliğinin 46/1 (c) maddesi uyarınca yan cephelerde yalnız açık çıkma
yapılabileceği, aynı yönetmeliğin 16/8 maddesi uyarınca da açık çıkmaların komşu
parsele yaklaşma mesafesini ihlal edemeyeceği, ancak yapılan tadilatlar sonucu
balkonun yaklaşma mesafesini ihlal eder duruma geldiği ve açık çıkma özelliğini
kaybederek tamamen kapalı bir alana dönüştüğü, bu haliyle dava konusu yapının
aynı cephede yer alan balkonlarla tezatlık oluşturmak suretiyle ana yapının
estetiğini olumsuz yönde etkileyeceği, bu durumuyla proje tadilatı yapılarak
dahi ruhsata bağlanamayacağından yıkım işleminde hukuka aykırılık görülmediği
gerekçesiyle işlemin yıkıma ilişkin kısmına karşı açılan davanın reddine, dava
konusu işlemin para cezası uygulanmasına ilişkin kısmında ise cezalar hakkındaki
genel hükümler uygulanarak, objektif bir değerlendirme ve tespit yapılmadan alt
sınırın üstünde ceza verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle
iptaline karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir.
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin para cezasına yönelik
kısmının iptaline yönelik bölümünde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun
49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi
bulunmamaktadır.
Kararın yıkım işlemine karşı açılan davanın reddine yönelik kısmına gelince;
Olayda, davacının maliki olduğu bağımsız bölümde ruhsat eki projesinde açık olan
balkonu kapalı hale getirdiğinin belirlenmesi üzerine dava konusu yıkım ve para
cezasına ilişkin işlem tesis edilmiş,İdare mahkemesi kararına dayanak alınan
bilirkişi raporunda, dava konusu açık çıkma niteliğinde olan balkonun ön
cephesinin sabit ahşap ve cam ile kapatılmak suretiyle açık kullanım alanının
kapalı kullanım alanına dönüştürüldüğü, taban alanı dışında yeni ve fazladan bir
alan kazanıldığı,
çekme
mesafesinin ihlal edildiği belirtildiğinden yıkım işleminde hukuka aykırılık
bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, raporda tadilatın aynı cephede yer alan balkonlarla tezatlık
oluşturmak suretiyle ana yapının estetiğini olumsuz yönde etkilediğinin de
belirtilmesi üzerine mahkemece yıkım işleminin hukuka uygun olduğuna yönelik
gerekçelere bu husus da eklenmiş ise de yapılan tadilat sonucu cephe görünümünde
meydana gelen değişiklik İmar Kanunu ve ilgili Yönetmelik uyarınca ruhsat
alınmasını gerektirmemektedir.
Bu durumda, dava konusu yıkım işlemine karşı açılan davanın sadece yukarıda
belirtilen gerekçeyle reddi gerekirken yapının estetiğinin de olumsuz yönde
etkilendiği hususu da gerekçeye eklenerek davanın reddedilmesine ilişkin İdare
Mahkemesi kararının bu kısmında sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir..
Açıklanan nedenlerle Ankara 10. İdare Mahkemesinin 7.5.2003 günlü, E:2002/857,
K:2003/550 sayılı kararının para cezasının iptaline ilişkin kısmının aynen
onanmasına, yıkıma ilişkin kısmının ise yukarıda belirtilen gerekçeyle
onanmasına, fazladan yatırılan 11.970.000'er lira harcın temyiz isteminde
bulunanlara iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 13.10.2005
gününde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-DER; SAYI : 112)
|
|
|
|
| |
|
Ortalama Puan: 0 Toplam Oy: 0
|
|
|
|