DÜZENLEME alanı içerisinde yer alan yoldan ihdas edilen alanların düzenleme ortaklık payı alanından düşülmemesine karşın bu alanlara karşılık olarak belediye adına parsel oluşturulmadığı gibi ihdas edilen alanlar ilave danatı alanı olarak kullanılması ama

DÜZENLEME 
alanı içerisinde yer alan yoldan ihdas edilen alanların düzenleme ortaklık payı 
alanından düşülmemesine karşın bu alanlara karşılık olarak belediye adına parsel 
oluşturulmadığı gibi ihdas edilen alanlar ilave danatı alanı olarak kullanılması 
amacıyla kamusal alana terk edildiği ve bu şekliyle dahi düzenleme ortaklık payı 
oranında çok önemli bir değişime yol açmaması karşısında parselasyon işleminde 
düzenleme ortaklık payının hesaplanması yönünde hukuka aykırılık görülmediği hk. 
Danıştay Altıncı Dairesinin 15.01.2007 gün ve E:2005/6291, K:2007/11 sayılı 
kararı.
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar 
Tarihi
ALTINCI 
DAİRE 
2007 
11 
2005 
6291 
15/01/2007
 
KARAR METNİ
DÜZENLEME 
alanı içerisinde yer alan yoldan ihdas edilen alanların düzenleme ortaklık payı 
alanından düşülmemesine karşın bu alanlara karşılık olarak belediye adına parsel 
oluşturulmadığı gibi ihdas edilen alanlar ilave danatı alanı olarak kullanılması 
amacıyla kamusal alana terk edildiği ve bu şekliyle dahi düzenleme ortaklık payı 
oranında çok önemli bir değişime yol açmaması karşısında parselasyon işleminde 
düzenleme ortaklık payının hesaplanması yönünde hukuka aykırılık görülmediği hk. 
Danıştay Altıncı Dairesinin 15.01.2007 gün ve E:2005/6291, K:2007/11 sayılı 
kararı.
Temyiz İsteminde Bulunan : Pendik Belediye Başkanlığı - İSTANBUL
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : ? Demir - Çelik San. ve Tic. A.Ş.
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 10.03.2005 tarihli, E:2004/336, 
K:2005/417 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek 
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi İsmet Can'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile 
mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince 
verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari 
Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen 
nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden 
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının 
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları 
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Duruşma yapılmasına gerek görülmedi.
Dava, İstanbul İli, Pendik İlçesi, ? Mevkii, ? pafta, ? parsel sayılı taşınmazı 
da kapsayan alanda 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. ve 2981/3290 sayılı Yasanın 
Ek 1. maddeleri uyarınca parselasyon yapılmasına ilişkin belediye encümeninin 
06.02.2003 günlü, 128 sayılı kararının iptali istemiyle açılmış; İdare 
Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın da yer 
aldığı bölgede daha önce parselasyon yapılması yolundaki 20.11.2001 günlü, 1094 
sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle Mahkemede açılan davalarda, 
kapanan kadastral yollardan düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra kalan 
kısmının belediye adına tescil edilmesinin ve bu şekilde düzenleme ortaklık payı 
oranının artırılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar 
verildiği, dava konusu işlemle uyuşmazlık konusu taşınmazdan %32,78 oranında 
düzenleme ortaklık payı alındığı, yoldan ihdas edilen alanların düzenleme 
ortaklık payı hesabına katılmadan doğrudan doğruya kamusal alanlara terk 
edilerek düzenleme ortaklık payının daha fazla olarak belirlendiği, bu nedenle 
dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle 
iptaline karar verilmiş; bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz 
edilmiştir.
Dava dosyası ile birlikte dava konusu işlemin de iptalinin istenildiği İstanbul 
2. İdare Mahkemesinin E:2003/1021 sayılı dosyasında verilen 23.03.2006 günlü, 
K:2006/675 sayılı kararın temyizen incelendiği Danıştay Altıncı Dairesi'nin 
E:2006/6088 sayılı dosyasında yer alan bilirkişi raporunun incelenmesinden, dava 
konusu parselasyon işleminin dayanağı imar planına ve yönetmelik hükümlerine 
uygun olarak yapıldığı, yoldan ihdas edilen alanlar toplamının 4717,89 m2 
olduğu, bunlara karşılık belediye adına parsel oluşturulmadığı, bu açıdan 
uygulamada hata bulunmadığı, ancak bu alanların davalı idarece düzenleme 
ortaklık payından düşülmüş olduğu belirtilmekteyse de bunun yapılmadığı, şöyle 
ki düzenleme ortaklık payı oranının %32,78 olduğu, oysa yoldan ihdas alanları 
düzenleme ortaklık payı alanından düşüldüğünde bu oranın %32,58 olduğu, 
düzenleme ortaklık payı oranını bir miktar düşürdüğü, bunun uygulamayı 
değiştirecek bir olay olduğu için bu alanların da ilave donatı alanı olarak 
kullanılması ve değerlendirilmesinde yarar bulunduğu, çünkü çok önemli bir 
değişim göstermediğinin ifade edildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, düzenleme alanı içerisinde yer alan yoldan ihdas 
edilen alanların düzenleme ortaklık payı alanından düşülmemesine karşın bu 
alanlara karşılık olarak belediye adına parsel oluşturulmadığı gibi ihdas edilen 
alanların ilave donatı alanı olarak kullanmak amacıyla kamusal alana terk 
edildiği ve bu şekliyle dahi düzenleme ortaklık payı oranında çok önemli bir 
değişime yol açmadığı görülmektedir.
Bu durumda, dava konusu parselasyon işleminde düzenleme ortaklık payının 
hesaplanması yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı görülmekte olup, işlemin 
diğer yönlerden imar mevzuatına uygunluğunun incelenerek karar verilmesi 
gerekirken bu gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu mahkeme kararında isabet 
görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 10.03.2005 tarihli, 
E:2004/336, K:2005/417 sayılı kararının BOZULMASINA, 24,60 YTL karar harcı ile 
fazla yatırılan 15,30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın 
adı geçen mahkemeye gönderilmesine 15.01.2007 gününde oybirliğiyle karar 
verildi.
 
 
 
idare hukuku, idare hukuku davaları, idare hukukuna giriş, idare hukuku uzmanı, idare hukukcusu, idare uzmanı, idare 
hukukçusu, "idare hukuku", ıdare hukuku, idare hukukunda iptal ve tam yarı 
(tazminat) davaları, idare hukukunda bilirkişi, idare hukuku rehberi, idare 
hukuku içtihatları, idare hukuku kararları, idare hukuku mahkemeleri, idare 
hukuku yüksek yargı yerleri, idare hukuku merkezi, idari yargı, idari yargı davaları, idari yargılama usulü 
kanunu, belediyelerin "imar", "ımar" ve "imar hukuku", "ımar hukuku", "kaçak yapı", 
imar planı", "arazi ve arsa düzenlemesi", "imar para cezaları", "imar kirliliği 
suçları", kamulaştırma, kamulaştırmasız el atma, imar affı, tapu tahsis belgesi, 
imar dava dilekçe örnekleri, imar hukuku davalarına rapor hazırlama, imar 
hukukundan kaynaklanan tazminat davaları, ecrisimisl, korunması gerekli kültür 
ve taşınmaz varlıkları, sit alanları, eski eser, yıkılan ve yanan tarihi 
eserler, ulaşım planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı, uygulama imar 
planı, mevzi imar planı, ilave imar planı, inşaat ruhsatı, yapı kullanma izni, 
imar hukuku ile ilgili kanunlar, imar hukuku ile ilgili yönetmelikler ve her 
türlü imar sorunlarına çözüm getirecek olan "imar hukukcusu" ve "ımar 
hukukçusu". imar davası, idari yargı uzmanı, 
Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.