Yeni Sayfa 5
İmar
planında taşınmazın uzun yollar yeşil alanda kalması sonucu, taşınmaz üzerindeki
kısıtlılığın imar planı tadilatı yapılması, imar uygulaması yapılması,
taşınmazın kamulaştırılması ya da satın alınması yöntemlerinden birini kullanmak
suretiyle kısıtlılığın kaldırılmasına ilişkin başvurunun reddine ilişkin işlemin
iptali istemi için açılacak davada dilekçe örneği.
Yeni Sayfa 6
Yürütmenin Durdurulması
İstemlidir.
…………. İDARE MAHKEMESİ
BA?KANLI?I’NA
………….
DAVACI………...….:
Adresi……………....:
VEKİLİ……….........:
Adresi……………....:
DAVALI……………:
TEBLİ? TARİHİ.....:
Dava Konusu İşlem..: …… İli,
…… ilçesi,……..Mahallesi, …… Mevkiinde, tapunun …..pafta, … ada, …. Parsel
sayısında kayıtlı taşınmazın üzerindeki kısıtlılığın kaldırılmamsına ilişkin
başvurunun reddine ilişkin olarak tesis olunan davalı Belediye Başkanlığı İmar
İşleri Müdürlüğünün ......…. Tarih ve ….….. sayılı işleminin iptali ile
yürütmenin durdurulması istemidir.
OLAY VE HUKUKİ AÇIKLAMA:
…… İli, …… ilçesi,……..Mahallesi, …… Mevkiinde, tapunun …..pafta, … ada, ….
Parsel sayısında kayıtlı taşınmazın üzerindeki kısıtlılığın kaldırılmamsına
ilişkin başvuruda bulundum. Bu başvurum davalı belediye meclisi ve encümenince
görüşülmeden Belediye Başkanlığı işlemiyle reddedilmiştir. Taşınmazım
üzerindeki kısıtlılığın kaldırılmasına ilişkin başvurumun reddine ilişkin olarak
tesis olunan davalı Belediye Başkanlığı İmar İşleri Müdürlüğünün ......….
Tarih ve ….….. sayılı işleminin iptali ile yürütmenin durdurulması istemi için
bu davayı açmak zorunda kaldık.
3194 sayılı İmar Kanununun
13. maddesine göre, imar plânlarında umumi hizmetlere ayrılan alanlarda inşaat
veya bina XE “Bina"
varsa bunda esaslı değişiklik ve ilaveler yapılması, parsel sahibinin, imar
plânının onay tarihinden itibaren beş yıl geçtikten sonra başvuruda bulunarak
ilgili kamu kuruluşundan maddede belirtilen umumi hizmetlere ayrılan alanların
yapımından vazgeçildiğine ilişkin görüş almasına bağlı bulunduğundan, ilgili
kamu kuruluşunun umumi hizmetlere ayrılan alanların yapımından vazgeçmemesi
durumunda bu alanlarda parsel sahibinin inşaat olanağı bulunmamaktaydı.
Ancak, Anayasa Mahkemesinin
29.12.1999 günlü ve E: 1999.33, K: 1999.51 sayılı kararıyla
3194 sayılı İmar Kanununun 13. maddesinin birinci fıkrasının ve bu nedenle
uygulama olanağı kalmayan 3. fıkralarının iptali kararı verilmiş ve bu karar 29
Haziran 2000 günlü ve 24094 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış ve bu karar
uyarınca yayım tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlüğe girmiştir.
Anayasa Mahkemesi bu kararda
aşağıdaki gerekçeye yer vermiştir:
“13. maddenin birinci
fıkrası uyarınca imar plânlarında umumi hizmetlere ayrılan yerlerin mevcut
kullanma şekillerinin ne kadar devam edeceği konusundaki bu belirsizliğin,
kişilerin mülkiyet hakları üzerinde süresi belli olmayan bir sınırlamaya neden
olduğu açıktır.
İmar plânlarının uygulamaya
geçirilmesindeki kamusal yarar karşısında mülkiyet hakkının sınırlanmasının
demokratik toplum düzeninin gerekleriyle çelişen bir yönü bulunmamakta ise de,
itiraz konusu kuralın neden olduğu belirsizliğin kişisel yarar ile kamu yararı
arasındaki dengeyi bozarak mülkiyet hakkını kullanılamaz hale getirmesi,
sınırlamayı aşan hakkın özüne dokunan bir nitelik taşımaktadır.
İnsan Hakları Avrupa
Mahkemesi de 23.9.1981 günlü Sporrong ve Lonnroth kararında, kamulaştırma izni
ile inşaat yasağının uzun bir süre için öngörülmüş olmasının, toplumsal yarar
ile bireysel menfaat arasındaki dengeyi bozduğu sonucuna varmıştır...
İtiraz konusu kuralla,
mülkiyet hakkına getirilen sınırlama, malikin taşınmaz üzerindeki tasarruf
hakkını belirsiz bir süre için kullanılamaz hale getirerek bir hukuk devletind
XE “Hukuk Devleti" e kişinin hak ve özgürlükleri ile kamu yararı arasında
bulunması gereken dengenin bozulmasına yol açarak hukuk güvenliğini yok
etmektir.”
Bugün itibariyle, her ne
kadar 3194 sayılı İmar Kanununun 13. maddesinin 1 ve 3. fıkraları iptal
edilmişse de, bu kararın nasıl uygulamaya konulacağı hususu henüz belirgin
değildir. Çünkü, yasa koyucu tarafından kendisine tanınan süre içinde yasal
boşluğu dolduracak yeni bir düzenleme yapılmamıştır. Bu halde, bugün itibariyle
uygulama nasıl olacaktır.
Ancak taşınmazın imar
plânında tahsisli bulunduğu alanın kamulaştırılmaması halinde, artık bu alana
gerçekten ihtiyaç olmadığından bahisle Anayasa Mahkemesi kararında yer alan
gerekçeleri de öne sürerek dava açabilme imkanı mevcuttur.
Biz de taşınmazımızın imar
planında uzun yıllar yeşil alanda kalması nedeniyle taşınmazımızın üzerindeki bu
kısıtlılığın kaldırılmasına talep ettik. Bu kısıtlılığın, imar planı tadilatı
yapılması, imar uygulaması yapılması, taşınmazın kamulaştırılması ya da satın
alınması yöntemlerinden birini kullanmak suretiyle kaldırılmasını istedik. Bu
taleplerimiz hakkında karar verme yetkisi Belediye Başkanına ait değildir. İmar
Planı tadilatı talebi konusunda belediye meclisi, imar uygulaması yapılması
hakkında belediyle encümeni yetkilidir. Dolaysıyla bu talebimiz yetkili
organlarca görüşülmeden Belediye Başkanlığınca ret edilmesi hukuka uygun
değildir.
YASAL DELİLLER:
: 3194 sayılı İmar Kanunu ve diğer ilgili mevzuat, 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanunu.
SONUÇ VE İSTEM:
Açıklanan nedenlerle ..: …… İli, …… ilçesi,……..Mahallesi, …… Mevkiinde, tapunun
…..pafta, … ada, …. Parsel sayısında kayıtlı taşınmazın üzerindeki kısıtlılığın
, imar planı tadilatı yapılması, imar uygulaması yapılması, taşınmazın
kamulaştırılması ya da satın alınması yöntemlerinden birini kullanmak suretiyle
kaldırılmamsına ilişkin başvurunun reddine ilişkin olarak tesis olunan davalı
Belediye Başkanlığı İmar İşleri Müdürlüğünün ......…. Tarih ve ….….. sayılı
işleminin iptali ile idari işlemlerin uygulanması halinde telafisi güç veya
imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması
şartlarının birlikte gerçekleştiğinden yürütmenin durdurulması istemidir.
TARİH
İSİM
İMZA