Kiracının,
eski eser tescilinin kaldırılmasına ilişkin kararın iptali istemiyle, dava
açabileceği hakkında.
T.C.
D A N I ?
T A Y
Altıncı
Daire
Esas
No : 2005/423
Karar
No : 2007/2614
Özeti :
Kiracının, eski eser tescilinin kaldırılmasına ilişkin kararın iptali istemiyle,
dava açabileceği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan
: Kültür
ve Turizm Bakanlığı
Karşı Taraf :
1- …, 2- … Turizm ve Tic. Ltd. ?irketini Temsilen …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti
:Trabzon İdare Mahkemesinin 9.12.2004 günlü, E:2004/722, K:2004/1289
sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :
Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi E.Emel Çelik'in Düşüncesi :
Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Aynur ?ahinok'un Düşüncesi :
İdare ve
vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci
fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı
nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:
Dava, davacıların kiracısı olduğu taşınmazın da içinde bulunduğu,
Trabzon İli, İskenderpaşa Mahallesi, İskele Caddesi, … pafta, … ada, …, … ve …
sayılı parseller üzerindeki taşınmazların eski eser tescil kaydının
kaldırılmasına ilişkin 10.5.2002 günlü, 4426 sayılı Trabzon Kültür ve Turizm
Varlıklarını Koruma Kurulu kararının iptali istemiyle açılmış, İdare
Mahkemesince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu
düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte
değerlendirilmesinden, yapının iskele cephesini oluşturan, özgün yığma taş
bölümlerini koruyan cephesi ile liman yönünde zemin ve bodrum kat cephesini
oluşturan yöresel ve geleneksel taş duvar üzerine taş söveli ritmik 1/2 oranlı
pencereli cephe anlayışı, gerek gabari gerekse de biçimsel olarak çevre
yapılarla kurduğu süreklilik nedenleriyle taşınmazın kültür varlığı niteliği
taşıdığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar
verilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki
temyize konu Trabzon İdare Mahkemesinin 9.12.2004 günlü, E:2004/722, K:2004/1289
sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1.
fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi
yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının ONANMASINA, dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 9.5.2007 gününde oyçokluğuyla karar
verildi.
KAR?I OY
Dava,
Trabzon İli, İskenderpaşa Mahallesi, İskele Caddesi, … pafta, … ada, …-…-…sayılı
parsellerdeki tescilli taşınmazların tescil kaydının kaldırılmasına ilişkin
işlemin iptali istemiyle tescilli taşınmazda kiracı olan kişiler tarafından
açılmıştır.
Anayasamızın 2.maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin Hukuk Devleti
olduğu belirtilmektedir. Hukuk devletinin ögesi olan idarece tesis edilen
işlemlerin hukuka uygunluğu ve sonuçta idarenin hukuka bağlılığının yargısal
denetimi iptal davaları yoluyla sağlanır.
İdari işlemlerin hukuka uygunluğunun yargı yoluyla denetimini
amaçlayan iptal davasının görüşülebilmesi için var olması gereken "dava açma
ehliyeti" iptal davasına konu kararın niteliğine göre idari yargı yerince
değerlendirilmektedir.
Dairemizin süre gelen içtihatları ile kamu yararını çok yakından
ilgilendiren konularda dava açma hakkının daha geniş kapsamda ele alındığı ve bu
gibi hallerde belde sakini olmanın dava açma ehliyeti için yeterli olduğu kabul
edilmektedir.
Davacılar, uyuşmazlığa konu taşınmazda kiracı olmaları nedeniyle
dava konusu işlemin iptalini istemektedir. Ancak, kiracılık sıfatı ise, bir
yapının eski eser olarak tescil edilip edilmemesi konusunda dava açma ehliyeti
bakımından yeterli değildir.
Bu durumda davanın ehliyet yönünden reddi gerektiğinden mahkeme
kararının bozulması gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz.