Ruhsata bağlanamayacak olan kaçak yapı için para cezasında alt sınır aşılabilir.
Tarih: 12.11.2008 Saat: 09:46
Konu: imar


Onaylı mimari projeye aykırı olarak 109.04 m2'lik alanın davacıya ait lokantanın kullanımına katıldığı, söz konusu ruhsatsız imalatın proje onaylattırılmak suretiyle ruhsata bağlanma olanağı bulunmadığı açık olduğundan, mevcut imalatın niteliği irdelenerek para cezası konusunda yeniden bir karar verilmesi gerekirken dava konusu işlemin para cezasına yönelik bölümünün iptali yolunda verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmediği hk.  Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun  22.11.2007 gün ve E:2004/2156, K:2007/2334 sayılı kararı.



Dairesi

Karar Yılı

Karar No

Esas Yılı

Esas No

Karar Tarihi

İDARİ DAVA DAİRELERİ

2007

2334

2004

2156

22/11/2007

 

KARAR METNİ

Onaylı mimari projeye aykırı olarak 109.04 m2'lik alanın davacıya ait lokantanın kullunumuna katıldığı, söz konusu ruhsatsız imalatın proje onaylattırılmak suretiyle ruhsata bağlanma olanağı bulunmadığı açık olduğundan, mevcut imalatın niteliği irdelenerek para cezası konusunda yeniden bir karar verilmesi gerekirken dava konusu işlemin para cezasına yönelik bölümünün iptali yolunda verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmediği hk. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun  22.11.2007 gün ve E:2004/2156, K:B2007/2334 sayılı kararı.

 


Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Çankaya Belediye Başkanlığı -ANKARA
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf (Davacılar) : ?, ?
Vekillleri : Av. ?
İstemin Özeti : Ankara 10. İdare Mahkemesinin 27.2.2004 günlü, E:2004/259, K:2004/309 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması davalı idare tarafından istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Gonca Temizhan'ın Düşüncesi : İdare Mahkemesinin ısrar kararının Danıştay Altıncı Daire kararı doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme ısrar kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca gereği görüşüldü:
Dava, Ankara, Karanfil Sokak, ? ada, ? sayılı parselde yer alan yapıdaki ruhsatsız tadilatların yıktırılarak projesine uygun hale getirilmesi ve 5 milyar TL. para cezası verilmesine ilişkin 2.5.2002 günlü, 2285-15 sayılı belediye encümen kararının iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 10. İdare Mahkemesi 16.1.2003 günlü, E:2002/951, K:2003/10 sayılı kararıyla; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ve dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, mimari projeye aykırı olan tadilatların imar mevzuatına da aykırı olduğu, proje değişikliği yapılarak ruhsata bağlatılmalarının mümkün olmadığının anlaşıldığı, yıkım kararında mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın yıkımına ilişkin bölümünün reddine; davanın para cezasına ilişkin kısmına gelince, 3194 sayılı Yasanın 42.maddesinde, para cezasının alt ve üst sınırının belirlendiği, idarenin alt sınırı aşan ceza kesiminde takdir yetkisini kullanırken nelerin cezayı ağırlaştırıcı neden sayılacağının, keyfi uygulamalara neden olmamak için imar hukukuna uygun geçerli sebeplerle ve objektif ölçütlerle belirlenmesinin zorunlu olduğu, imar para cezası idarenin yargı organına başvurmada uyguladığı alt ve üst sınırı belirleyerek idareye alt ve üst sınır aralığında ceza tayini olanağı tanıyan mali nitelikle yaptırım olmakla, idari para cezası niteliğindeki işlemin yapılması aşamasında, ceza tayinindeki etkenlerin, keyfilikten ve belirsizlikten uzak, toplumsal yarar ve bireysel etkilenim arasındaki dengeyi bozmayan, aynı zamanda ölçütlü biçimde caydırıcı olması hususlarının gözetilip gözetilmediğinin irdelenmesi gerektiği, uyuşmazlık konusu olayda ise imara aykırı yapımların ne zaman yapılıp ne zaman tamamlandığı konusu yapı tatil zaptındaki bilgilerin sorumluyu belirleyici açıkta olmadığı gibi imar mevzuatına aykırı yapımlar nedeniyle alt sınırın üzerinde para cezası uygulanması nedenlerinin objektif ölçütlere dayandırılmadığı ve dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar vermiştir.
Bu kararın iptale yönelik bölümünün davalı idarece temyizi sonucunda; Danıştay Altıncı Dairesinin 28.10.2003 günlü, E:2003/2059, K:2003/5196 sayılı kararıyla; 5.2.2001 günlü, mimari projeye aykırı olarak 109.04 m2lik alanın kapatılarak 2.sınıf lokantanın kullanımına katıldığının 12.2 2002 günlü tutanakla saptandığı, meydana getirilen değişikliklerin verilen süre içerisinde ortadan kaldırılmadığının 4.4.2002 günlü raporla belirlendiği, 109.04 m2lik alanın lokantanın kullanımına katılması nedeniyle yapı yaklaşma sınırının dışına çıkıldığı, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda da anılan tadilatların imar mevzuatına, Kat Mülkiyeti Kanunu'na ve Otopark Yönetmeliği'ne aykırı olduğu, proje onaylatılmak suretiyle ruhsata bağlatılmasının mümkün olmadığının belirlendiği, İdare Mahkemesinin 28.11.2002 günlü ara kararıyla dava konusu encümen kararıyla verilen imar para cezasının ne şekilde hesaplandığının alt ve üst sınırlarının belirlenmesinde dikkate alınan hususların sorulması üzerine, davalı idarece verilen yanıtta yukarıda vurgulanan mevcut aykırılıklardan dolayı imar para cezası verildiğinin belirtildiği buna göre, İdare Mahkemesince, bilirkişi raporuyla da proje tadilatı yapılarak ruhsata bağlatılmasının mümkün olmadığı sonucuna ulaşılan mevcut aykırılıkların niteliği irdelenerek para cezası konusunda yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş ise de, İdare Mahkemesi bozma kararına uymayarak dava konusu işlemin, iptali yolundaki ilk kararında ısrar etmiştir.
Davalı idare, Ankara 10. İdare Mahkemesinin 27.2.2004 günlü, E:2004/1259, K:2004/309 sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
Dosyanın incelenmesinden onaylı mimari projeye aykırı olarak 109.04 m2'lik alanın davacıya ait lokantanın kullanımına katıldığı, söz konusu ruhsatsız imalatın proje onaylattırılmak suretiyle ruhsata bağlattırılması olanağı bulunmadığı açık olduğundan mevcut imalatın niteliği irdelenerek para cezası konusunda yeniden bir karar verilmesi gerekirken İdare Mahkemesince dava konusu işlemin para cezasına yönelik bölümünün iptali yolunda verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Ankara 10. İdare Mahkemesinin 27.2.2004 günlü, E:2004/159, K:2004/309 sayılı ısrar kararının BOZULMASINA, dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine 22.11.2007 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
K A R ? I O Y
X- Davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile Ankara 10. İdare Mahkemesinin 27.2.2004 günlü, E:2004/259, K:2004/309 sayılı ısrar kararının onanması gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.


 

 

 



Dosyanın incelenmesinden onaylı mimari projeye aykırı olarak 109.04 m2'lik alanın davacıya ait lokantanın kullanımına katıldığı, söz konusu ruhsatsız imalatın proje onaylattırılmak suretiyle ruhsata bağlattırılması olanağı bulunmadığı açık olduğundan mevcut imalatın niteliği irdelenerek para cezası konusunda yeniden bir karar verilmesi gerekirken İdare Mahkemesince dava konusu işlemin para cezasına yönelik bölümünün iptali yolunda verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir.





Bu haberin geldigi yer: Imar Hukukcusu
http://www.imarhukukcusu.com

Bu haber icin adres:
http://www.imarhukukcusu.com/modules.php?name=News&file=article&sid=1652