Merada imar affı olmaz. Cafer ERGEN İMARHUKUKÇUSU
Tarih: 26.12.2007 Saat: 09:42
Konu: imar


Yeni Sayfa 1

Mera olarak tescil edilen ve imar affı başvurusu tarihi itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bu niteliğini koruyan uyuşmazlık konusu taşınmaz, 2981 sayılı yasa kapsamında üzerindeki gecekonduların aftan yararlanabileceği taşınmazlar arasında yeralmadığından, anılan taşınmazın belediyeye devredilemeyeceğine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı hk.

 

Danıştay Altıncı Dairesinin 18.2.2005 gün ve E:2004/3883, K:2005/971 sayılı kararı.



Yeni Sayfa 2

Dairesi

Karar Yılı

Karar No

Esas Yılı

Esas No

Karar Tarihi

ALTINCI DAİRE

2005

971

2004

3883

18/02/2005

 

KARAR METNİ

Mera olarak tescil edilen ve imar affı başvurusu tarihi itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bu niteliğini koruyan uyuşmazlık konusu taşınmaz, 2981 sayılı yasa kapsamında üzerindeki gecekonduların aftan yararlanabileceği taşınmazlar arasında yeralmadığından, anılan taşınmazın belediyeye devredilemeyeceğine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı hk.

 

Danıştay Altıncı Dairesinin 18.2.2005 gün ve E:2004/3883, K:2005/971 sayılı kararı.

 


Temyiz İsteminde Bulunan: Ankara Valiliği
Karşı Taraf : ?
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : Ankara 6. İdare Mahkemesinin 28.1.2004 günlü, E:2002/1460, K:2004/72 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti:Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem ?imşek'in Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden davacının 2.6.1983 tarihinde imar affı başvurusunda bulunduğu gecekondunun üzerinde bulunduğu taşınmazın 6.11.1951 tarihinde Kusunlar Köy Merası olarak Köy Tüzel Kişiliği adına tespit edildiği, başvuru tarihi itibariyle de bu niteliğini koruduğu anlaşılmaktadır.
Olayda, 2981 sayılı Yasa'da belirlenen arsa ve araziler kapsamında bulunmayan mera vasıflı taşınmazda yapılan gecekonduların imar affından yararlanmaları mümkün olmadığından, imar affı başvurusundan sonraki bir tarihte taşınmazın parselasyon işlemine tabi tutulması sonucu hazine adına tescil edilmiş olmasının taşınmazın 2981 sayılı Yasa kapsamında devre konu yapılmasına bir neden oluşturmayacağı açıktır.
Bu itibarla, dava konusu işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi: ?, ? Mahallesi ?.sokak No: ? adresindeki gecekondunun üzerinde bulunduğu taşınmazın belediyeye devir edilmesi isteminin reddine ilişkin işlemi iptal eden idare mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
2981 sayılı Yasanın değişik 8.maddesine göre,Hazine,Belediye,İl Özel İdaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare etmekte oluduğu arsa veya arazilerdeki yapılar bu kanun kapsamında değerlendirilmektedir.
Meralar kamu ortak malı olmaları,özel mülkiyete konu olmamaları,amacı dışında kullanılmasının ve olağan ve olağanüstü zamanaşımı yolu ile edinilmelerinin mümkün olmaması ve kendi özel sicillerine kaydolmaları nedeniyle belediyeye devri mümkün bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden,belediyeye devri istenilen 35859 ada 2 sayılı parsel üzerinde bulunan davacıya ait gecekondunun Kusunlar Köyü Merası üzerinde bulunduğu anlaşıldığından 2981 sayılı Yasa kapsamında değerlendirilmesi söz konusu olamaz.
Bu durum gözetilmeden mahkemece verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz konusu mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Ankara, ?, ? Mahallesi, ?.Sokak, ? numaralı gecekondunun üzerinde yer aldığı ? ada, ... sayılı parselin 2981 sayılı Yasa 'nın 10/c maddesi uyarınca Mamak Belediye Başkanlığına devri için yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, davacının imar affı başvurusunda bulunduğu gecekondunun üzerinde yer aldığı 35859 ada, 2 sayılı parselin belediyeye devrinin istenilmesi üzerine yapılan incelemede, anılan parselin geldisi olan ? sayılı parselin, 1952 yılına ait Tapulama Tutanağında mera vasfında olduğundan bahisle 2981 sayılı Yasa uyarınca devre konu olamayacağının bildirildiği, davacı tarafından yapılan başvurunun da aynı gerekçeyle reddi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı, olayda uyuşmazlık konusu taşınmaz hernekadar Tapulama Tutanağında mera olarak gösterilmiş ise de, anılan tesbitin 1952 yılına ait olduğu, meraların tesciline ilişkin özel uygulamaların yapılmadığı ve mera olarak kullanıldığına ilişkin herhangi bir bilginin bulunmadığı, imar affı başvurusunda bulunulduğu tarihte parsel üzerinde birçok gecekondunun yeraldığı, ayrıca parselin 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan ıslah imar uygulaması ile Maliye Hazinesi adına tescil edildiği, bu durumda mera vasfı taşımayan taşınmazın imar affı başvurusunda bulunanların hak sahipliğinin tesbiti üzerine ilgili belediye adına devredilmesi gerekirken, taşınmazın 1952 yılında mera olarak belirlendiğinden bahisle devir isteminin reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idarece temyiz edilmiştir.
2981 sayılı Yasa'nın 8.maddesinde, hazine, belediye il özel idarelerine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün idare etmekte olduğu arsa ve arazilerin bu Kanun kapsamında olduğu değerlendirilmiştir.
Diğer taraftan, 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik 10/a maddesinde, bu Kanun hükümlerine göre hazineye, belediyeye, il özel idaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde gecekondu sahiplerince yapılmış yapıların 12.madde hükümlerine göre tesbit ettirildikten sonra kayıt maliki kuruluşça bu yerin hak sahibihe
tahsis edileceği ve tahsisin yapıldığının tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgisine tapu tahsis belgesi verileceği hükmüne yer verilmiştir.
4342 sayılı Mera Kanunu'nun 4.maddesinde, Meraların, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, özel mülkiyete geçirilemeyeceği, amacı dışında kullanılamayacağı, zamanaşımı uygulanamayacağı, sınırlarının daraltılamayacağı öngörülmüştür.
Yukarıda yer alan yasal düzenlemeler ışığında, 2981 sayılı Yasa kapsamına Hazine, belediye, il özel idaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünce idare edilen arsa ve araziler üzerindeki gecekondular girdiğinden Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki merada yapılan gecekondu nedeniyle anılan Yasadan yararlanma olanağı bulunmamaktadır.
Dava konusu olayda da, davacıya ait gecekondunun üzerinde yer aydığı ? sayılı parselin 6.11.1951 tarihinde ? Köyü Merası olanak Köy Tüzel Kişiliği adına tespit edildiği, davacının anılan taşınmazdaki gecekondu nedeniyle 2.6.1983 tarihinde imar affı başvurusunda bulunduğu, söz konusu taşınmazın 6.9.1990 tarihinde parselasyon işlemine tabi tutulmak suretiyle çeşitli ada ve parsellere ayrılarak hazine adına tescil edildiği, davacının gecekondusunun oluşan bu parsellerden ? ada, ? sayılı parselde kalması nedeniyle taşınmazın belediyeye devrinin talep edildiği, bu istemin reddi üzerine de bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 6.11.1951 tarihinde ? Köyü merası olarak belirlenen, "imar affı başvurusu tarihi" itibariyle de Devletin hüküm ve tasarrufu altında bu niteliğini koruyan uyuşmazlık konusu taşınmazda yapılmış bulunan gecekondu nedeniyle haksahibi olunamayacağından, 2981 sayılı Yasa kapsamında bulunmayan sözkonusu taşınmazın imar affı başvurusundan sonraki bir tarihte parselasyon işlemine tabi tutulması sonucu hazine adına tescil edildiğinden bahisle işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Ankara 6. İdare Mahkemesinin 28.1.2004 günlü, E:2002/1460, K:2004/72 sayılı kararının bozulmasina, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 18.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-DER; SAYI: 110)
 

 

 







Bu haberin geldigi yer: Imar Hukukcusu
http://www.imarhukukcusu.com

Bu haber icin adres:
http://www.imarhukukcusu.com/modules.php?name=News&file=article&sid=1150