Yeni Sayfa 11
İmar planı
değişikliği istemiyle yapılan başvurunun yetkili organlarca reddi üzerine, dava
açma süresi içinde, hem imar planı değişikliği isteminin reddi işlemine, hem de
imar planı değişikliği istemine konu imar planına karşı birlikte dava açılması
durumunda, her iki işlemin birlikte incelenerek karara bağlanabileceği, diğer
taraftan imar planı değişikliği isteminin yetkili organlarca görüşülerek karara
bağlanmaması halinde ise ilk planın açılan bu davada incelenemeyeceği hk.
Yeni Sayfa 12
DAİRESİ
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar
Tarihi
ALTINCI
DAİRE
2004
944
2002
6968
20/02/2004
KARAR METNİ
İmar planı
değişikliği istemiyle yapılan başvurunun yetkili organlarca reddi üzerine, dava
açma süresi içinde, hem imar planı değişikliği isteminin reddi işlemine, hem de
imar planı değişikliği istemine konu imar planına karşı birlikte dava açılması
durumunda, her iki işlemin birlikte incelenerek karara bağlanabileceği, diğer
taraftan imar planı değişikliği isteminin yetkili organlarca görüşülerek karara
bağlanmaması halinde ise ilk planın açılan bu davada incelenemeyeceği hk.
Danıştay
Altıncı Dairesinin 20.2.2004 gün ve E:2002/6968, K:2004/944 sayılı kararı.
Temyiz İsteminde Bulunan : ? Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : ?
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 27.9.2002 günlü, E:2001/399,
K:2002/1139 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri
bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem ?imşek'in Düşüncesi : 3194 sayılı İmar Kanunu'nun
8. maddesinde, imar planlarının, değişikliklerinin ve bunlara yapılan
itirazların belediye meclislerince incelenerek bir karara bağlanacağı kuralına
yer verildiğinden, davacının plan değişikliği isteminin belediye meclisinde
görüşülmeksizin belediye başkanlığı işlemi ile reddedilmesinde mevzuata uyarlık
bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, davacıya ait taşınmazın ilköğretim tesisi alanından çıkarılması
yolundaki başvurunun belediye meclisince incelenmesi sırasında mevcut plan ve
değişiklik istemi birlikte değerlendirilerek bir karar verileceğinden bu aşamada
ilk plan hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar verilmesi
gerekmektedir.
Bu durumda, belirtilen hususlar çerçevesinde yeniden karar verilmek üzere İdare
Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen
hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.
fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen
kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını
gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ?, ?, 22 pafta, 2908 sayılı parselin ilköğretim tesis alanı olarak
belirlenmesine ilişkin 6.10.2000 günlü belediye meclisi kararı ile bu planda
değişiklik yapılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 19.2.2001
günlü, 326 sayılı belediye başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare
Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen
rapor ile dosyada yeralan bilgi ve belgelerin bir birlikte
değerlendirilmesinden, dava konusu 1/1000 ölçekli imar planının 1/5000 ölçekli
nazım imar planına, anılan planın da 1/25.000 ölçekli plana uygun olduğu,
bununla birlikte planın dava konusu parsele getirilmiş olan fonksiyonların
ilişkileri itibariyle şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu
yararına uygun bulunmadığı, bu durumda aynı taşınmaz için tesis edilen 19.2.2001
günlü işlemin de hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu
karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, belediye meclisinin 6.10.2000 günlü kararıyla onanarak
ilan edilen imar planında davacıya ait taşınmazın bir kısmının ilköğretim
alanında kaldığı, son ilan tarihinden itibaren 60 gün içinde dava açılmadığı,
anılan planın bir uygulama işleminin de bulunmadığı ancak davacının taşınmazının
imar planında ilköğretim alanı ile yolda kaldığından bahisle plan değişikliği
istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 19.2.2001 günlü, 326 sayılı
belediye başkanlığı işlemi üzerine bu işlemin ve anılan taşınmazın ilköğretim
tesisi alanı olarak belirleyen ve 6.10.2000 günlü belediye meclisi kararıyla
kabul edilen 1/1000 ölçekli imar planının iptali istemiyle bakılmakta olan
davayı açtığı anlaşılmaktadır.
3194 sayılı Yasanın 8. maddesinin (b) fıkrasında, imar planlarının belediye
meclislerince onaylanarak yürürlüğe gireceği, bu planların onay tarihinden
itibaren bir ay süre ile ilan edileceği, bir aylık ilan süresi içinde yapılan
itirazların belediye meclislerince 15 gün içinde incelenerek kesin karara
bağlanacağı, onaylanmış planlarda yapılacak değişikliklerde de aynı usullere
uyulacağı hükümlerine yer verilmiştir.
Bu durumda, davacının plan değişikliği isteminin belediye meclisince incelenmesi
suretiyle işlem tesis edilmesi gerekirken, belediye başkanlığı işlemi ile
reddedilmesinde mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, uyuşmazlığın 6.10.2000 günlü belediye meclisi kararıyla kabul
edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ilişkin kısmına gelince;
2577 sayılı Yasanın 10. maddesi uyarınca ilgilisi tarafından imar planı
değişikliği istemiyle yapılan başvurunun yetkili organlarca reddi üzerine dava
açma süresi içerisinde hem imar planı değişikliği isteminin reddi işlemine hem
de imar planı değişikliği istemine konu imar planına karşı birlikte dava
açılması durumunda her iki işlemin birlikte incelenerek karara bağlanması
mümkündür. Diğer taraftan, imar planı değişikliği isteminin yetkili organlarca
görüşülerek karara bağlanmaması halinde ise ilk planın açılan bu davada
incelenmesi olanaklı değildir. Ancak yetkisiz organca tesis edilen işlemin yargı
yerince iptali sonrasında plan değişikliğinin yetkili organ tarafından karara
bağlanması üzerine açılacak davada bu işlemle birlikte imar planı değişikliği
istemine konu olan imar planının esasının incelenebileceği de açıktır.
Olayda, imar planında değişiklik yapılması isteminin yetkisiz organca reddi
nedeniyle 6.10.2000 onanlı imar planı hakkında bu aşamada karar verilmesine yer
olmadığı yönünde karar verilmesi gerektiğinden iptale ilişkin mahkeme kararında
yasal isabet görülmemiştir,
Diğer taraftan, dava konusu planda değişiklik yapılması istemini içeren davacı
başvurusunun yetkili organ olan belediye meclisince incelenmesi sırasında dava
konusu imar planı ve bu planda değişiklik yapılması isteminin birlikte
değerlendirilmesi suretiyle karar verileceği de açıktır.
Buna göre, anılan hususlar gözönünde bulundurularak İdare Mahkemesince
uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 27.9.2002 günlü,
E:2001/399, K:2002/1139 sayılı kararının bozulmasına, 10.120.000.- lira karar
harcı ile fazla yatırılan 7.530.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana
iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 20.2.2004 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-KAR-DER; SAYI:5)