Yeni Sayfa 8
ULUSLARARASI ÇOCUK
KAÇIRMANIN HUKUKÎ YÖN VE KAPSAMINA DAİR KANUN
Yeni Sayfa 7
ULUSLARARASI ÇOCUK
KAÇIRMANIN HUKUKÎ YÖN VE KAPSAMINA DAİR KANUN
Kanun No. 5717
Kabul Tarihi: 22/11/2007
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tanımlar
Amaç
MADDE 1 –
(1) Bu Kanunun amacı; velâyet hakkı ihlâl edilerek
Sözleşmeye taraf bir ülkeden diğer bir taraf ülkeye götürülen veya alıkonulan
çocuğun mutat meskeninin bulunduğu ülkeye iadesine veya şahsî ilişki kurma
hakkının kullanılmasına dair 25/10/1980 tarihli
Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukukî Veçhelerine Dair Sözleşmenin uygulanmasını
sağlamaya yönelik usûl ve esasları düzenlemektir.
Kapsam
MADDE 2 –
(1) Bu Kanun, bir kişiye veya bir kuruma tek başına
veya birlikte kullanılmak üzere tevdi edilmiş bulunan ve yer değiştirmenin veya
alıkonulmanın gerçekleştiği sırada fiilen kullanılmakta olan velâyet veya şahsî
ilişki kurulması haklarının ihlâlinden hemen önce mutat meskeninin bulunduğu
taraf ülkelerden birinde bulunan çocuklara uygulanır.
Tanımlar
MADDE 3 –
(1) Bu Kanunda geçen;
a) Merkezî Makam: Adalet Bakanlığını,
b) Başvuru sahibi: Bu Kanun kapsamında
çocuğun yeri değiştirilmeden veya alıkonulmadan önce bakım, gözetim ve koruma
veya şahsî ilişki kurma hakkını fiilen kullanan gerçek kişi ile kurum ve
kuruluşları,
c) Çocuk: Onaltı
yaşını tamamlamamış kişileri,
d) Velâyet hakkı: Çocuğun bakım,
gözetim ve koruma ile meskenini tayin etme hakkını,
e) ?ahsî ilişki kurma hakkı: Çocuğun
belirli bir süre mutat meskeninin bulunduğu yerden başka bir yere götürülmesi
hakkını,
f) Sözleşme:
25/10/1980 tarihli Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukukî Veçhelerine Dair
Sözleşmeyi,
g) Genel Müdürlük: Adalet Bakanlığı
Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünü,
h) Uzmanlar: Sosyal çalışmacı,
psikolog ve pedagog gibi meslek mensuplarını,
ı) Mahkeme: Aile mahkemesini,
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Merkezî Makamın Alacağı Tedbirler
Merkezî Makam
MADDE 4 –
(1) Sözleşmenin öngördüğü yükümlülükler Merkezî
Makam tarafından, mahallî Cumhuriyet başsavcılıkları aracılığı ile yerine
getirilir.
(2) Merkezî Makam, başvuruda bulunan
adına çocuğun iadesi veya şahsî ilişki kurulmasını sağlamak amacıyla idarî ve
adlî işlemleri yapmaya yetkilidir.
Merkezî Makamın görevleri
MADDE 5 –
(1) Merkezî Makam, mahallî Cumhuriyet başsavcılığı
aracılığı ile;
a) Sözleşme kapsamında çocuğun iadesi
veya şahsî ilişki kurulma hakkının kullanılması konusunda bir başvurunun
yapılmasını müteakip çocuğun bulunduğu yerin tespiti ile menfaatlerinin
korunması için kolluk ve diğer yetkili makamları görevlendirmek de
dahil olmak üzere gerekli bütün tedbirleri alır.
b) Çocuğun, kendisini kaçırmış olan
kişinin rızası ile iadesi veya taraflar arasında sulh yoluyla bir çözüme
ulaşılmasını teminen gerekli bütün tedbirlerin
alınmasını sağlar.
c) Çocuğun, kendisini kaçırmış olan
kişinin rızası ile iadesi veya taraflar arasında sulh yoluyla bir çözümün
bulunması mümkün değilse, çocuğun iade edilip edilmeyeceği veya şahsî ilişki
hakkının kullanılması konusunda bir karar verilmek üzere yetkili mahkemeye dava
açar.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Usûl
Hükümleri
Görev ve yetki
MADDE 6 –
(1) Bu Kanunun uygulanmasından doğan dava ve
işlerde görevli mahkeme aile mahkemesidir. Aile mahkemesi bulunmayan yerlerde bu
Kanun kapsamına giren dava ve işlerde 9/1/2003
tarihli ve 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama
Usullerine Dair Kanunun 2 nci maddesinin ikinci
fıkrası hükümleri uygulanır.
(2) İade veya şahsî ilişki kurulması
hakkında başvuru yapıldığı sırada çocuğun halen oturduğu veya 10 uncu maddeye
göre koruma altına alındığı yer mahkemeleri yetkilidir.
Başvuru usûlü
MADDE 7 –
(1) Çocuğun, velâyet hakkı ihlâl edilerek yerinin
haksız olarak değiştirildiğini veya alıkonulduğunu ileri süren kişi, kurum veya
kuruluş, çocuğun geri dönmesini sağlamak için çocuğun mutat meskeninin bulunduğu
merkezî makama veya Merkezî Makama veya Sözleşmeye taraf diğer herhangi bir
devlet merkezî makamına başvurabilir.
(2) Çocuğun iadesi hakkındaki davalar,
Merkezî Makam adına mahallî Cumhuriyet başsavcılığınca açılır.
(3) Davanameye
yabancı merkezî makam veya başvuruda bulunan veyahut çocuğu yanında bulunduran
kişi tarafından ibraz edilen belgeler eklenir. Bu Kanunun uygulanmasında merkezî
makam tarafından gönderilen belgelerin tasdiki aranmaz.
(4) Mahkeme çocuğun iadesi veya şahsî
ilişki kurulması talebinin değerlendirilmesine esas olmak üzere, gerekli gördüğü
tüm bilgi ve belgelerin ibrazını isteyebilir.
Sulh yoluyla çözüm
MADDE 8 –
(1) Mahkeme, bu Kanunun uygulanmasından doğan dava
ve işlerde esasa girmeden önce, çocuğun iadesini uzmanlardan da yararlanarak
sulh yoluyla teşvik eder. Sulh sağlanamadığı takdirde yargılamaya devam olunarak
esas hakkında karar verilir.
Yargılama usûlü
MADDE 9 –
(1) Çocuğun iadesine dair
davaname, duruşma günü ile birlikte taraflara tebliğ olunur.
(2) Bu Kanunun uygulanmasından doğan
tüm dava ve işler basit yargılama usûlüne göre
öncelikle ve acele görülür.
Geçici koruma tedbirleri
MADDE 10 –
(1) Mahkeme, talep üzerine veya
re'sen çocuğun yüksek yararının tehlikeye düşmesini
önlemek için dava sonuna kadar aşağıda belirtilen geçici tedbirlere,
gerektiğinde çocuğun görüşünü ve uzmanlardan rapor almak suretiyle karar
verebilir:
a) Bakım ve gözetimi üzerine alan
akrabalardan birine teslim.
b) Bakım ve gözetimi üzerine alan
güvenilir bir aile yanına yerleştirme.
c) Çocuk bakımı ve yetiştirme veya
benzeri resmî yahut özel kurumlara yerleştirme.
d) Resmî veya özel bir hastaneye veya
tedavi evine yahut eğitimi güç çocuklara mahsus kurumlara yerleştirme.
?ahsî ilişki kurulması
MADDE 11 –
(1) ?ahsî ilişki kurma hakkının korunması veya
tesisi talebi ile bu talep üzerine yürütülecek adlî ve idarî işlemler, çocuğun
iadesi talebi hakkındaki usûl ve esaslara tâbidir.
(2) Çocuğun iadesi veya çocukla şahsî
ilişki kurulması davasının neticelenmesine kadar, mahkemece başvuruda bulunan
ile çocuk arasında geçici olarak şahsî ilişki kurulması kararı verilebilir.
İade davasında velâyet
MADDE 12 –
(1) Çocuğun iadesine dair bir karar verilmiş ise bu
hükümde ayrıca velâyete ilişkin karar verilmez. Ancak, çocuğun iadesi talebinin
reddine karar verilmesi halinde, velâyet hakkına dair bir karar verilebilir.
Velâyet kararının iade davasına etkisi
MADDE 13 –
(1) Çocuğun iadesi başvurusunun yapılmasından sonra
verilmiş bir velâyet kararı, bu Kanun hükümleri çerçevesinde çocuğun iadesi
talebinin reddine gerekçe oluşturmaz.
Bekletici mesele
MADDE 14 –
(1) Görülmekte olan bir iade davası sırasında
velâyet davası da açılmış ise velâyete ilişkin dava bekletilir.
Davaların ayrılması
MADDE 15 –
(1) İade davası ile velâyet davası birleştirilmiş
ise birleştirilen davalar tefrik edilerek öncelikle iade davası görülüp
sonuçlandırılır.
Adlî tatil
MADDE 16 –
(1) Bu Kanunun uygulanmasından doğan dava ve işler
adlî tatilde de görülür.
(2) Bu Kanunun uygulanmasından doğan
dava ve işlerde, 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun adlî tatil nedeni ile sürelerin uzatılmasına
ilişkin hükümleri uygulanmaz.
Kararın kesinleşmesi
MADDE 17 –
(1) Çocuğun iadesine veya şahsî ilişki kurulmasına
dair kararlar kesinleştiğinde yerine getirilir.
(2) Çocuğun iadesi ve şahsî ilişki
kurulması hakkındaki kararlara karşı Merkezî Makam, başvuruda bulunan veya
davalı tarafından kanun yoluna başvurulabilir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Kararların Yerine Getirilmesi
Kararın yerine getirilmesi
MADDE 18 –
(1) Çocuğun iadesine veya şahsî ilişki kurulmasına
dair ilâmlar, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve
İflâs Kanununun ilgili hükümlerine göre çocuğun bulunduğu yerdeki icra
müdürlüğünce İcra ve İflâs Kanununun 25 inci maddesinde yazılı şekilde bir icra
emri tebliğ etmeksizin yerine getirilir.
(2) Bu Kanun gereğince verilen geçici
tedbir kararları Cumhuriyet başsavcılığınca, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme
Kurumu veya ilgili diğer kurum ve kuruluşlar aracılığıyla yerine getirilir.
İcra müdürlüğünün yetkisi
MADDE 19 –
(1) Çocuğun iadesi ve şahsî ilişki kurulmasına dair
ilâmın icrası sırasında, çocuğu yanında alıkoyan kişi bulunmaz veya hemen
bulundurulması mümkün olmazsa ilâmın yerine getirilmesi yokluğunda yapılır.
(2) Çocuğu alıkoyan kişi icra
müdürlüğünün isteği halinde, çocuğun bulunabileceği yerleri derhal göstermek
zorundadır. Bu yerler gerektiğinde zorla açtırılır.
Kolluk kuvvetlerinin görevleri
MADDE 20 –
(1) Zor kullanma hususunda bütün kolluk kuvvetleri
icra müdürlüğünün yazılı başvurusu üzerine kendisine yardım etmek ve emirlerini
yerine getirmekle yükümlüdür.
Koruma tedbirlerinin yerine
getirilmesi
MADDE 21 –
(1) Çocuk hakkında alınacak her türlü koruma
tedbirleri sırasında, fiziksel ve zihinsel yönden zarar görmemesi için İcra ve
İflâs Kanununun 25/b maddesinde öngörülen hükümler uygulanır.
İcranın ertelenmesi
MADDE 22 –
(1) İlamın yerine getirilmesinin, çocuğun fiziksel
ve duygusal yönden gelişimini ağır bir tehlike altında bırakacağının uzman
tarafından tespit edilmesi durumunda, icra müdürü tarafından, talep üzerine veya
re'sen söz konusu tehlike ortadan kalkıncaya kadar
icra ertelenir.
Çocuğun iadesi
MADDE 23 –
(1) İade veya şahsî ilişki kurulmasına dair
kararların icrası suretiyle çocuğun teslimi ancak başvuruda bulunanın veya tayin
edeceği bir kişi yahut kurum yetkilisinin huzurunda yerine getirilir.
Çocuğun yerinin değiştirilmemesi
MADDE 24 –
(1) Mahkemece, talep üzerine veya
re'sen iade ya da şahsî ilişki kurulması işlemleri
sonuçlanıncaya kadar çocuğun yerinin takibi için aşağıdaki geçici tedbirlerden
birine ya da birden fazlasına karar verilebilir:
a) Çocuğun yurt dışına çıkışının
geçici olarak durdurulması.
b) Çocuk adına pasaport alınması veya
yenilenmesi işlemlerinin durdurulması.
c) Çocuğun okul, muhtarlık veya nüfus
kayıtlarının alınması veya değiştirilmesi işlemlerinin durdurulması.
d) Pasaport veya kimlik kayıtlarına
dava süresince el konulması.
e) Çocuğun tayin edilen sürelerde
yetkili makamlarca kontrol edilmesi.
f) Bu maksatla öngörülen diğer her
türlü tedbirler.
Yaptırım
MADDE 25 –
(1) Çocuğun iadesine veya şahsî ilişki kurulmasına
dair ilâmların icrası sırasında çocuğu gizleyen veya ilâmın icrasından sonra
tekrar kaçıran taraf ile bu fiillere iştirak edenler ve bu Kanuna göre yapılan
tebliğ, tedbir ve emirlere uymayanlar hakkında, İcra ve İflâs Kanununun 341 inci
maddesi hükümleri uygulanır.
Çocuğun giderleri
MADDE 26 –
(1) Bir aile yanına veya paralı özel bir kurum ya
da benzeri teşekküllere yerleştirilen çocuğun giderleri Devletçe ödenir.
Ödenecek bu meblağ mahkemece verilecek bir kararla tespit edilir.
(2) Haksız yere ödeme yapılmasına
sebebiyet veren ilgililere karşı Devletin, genel hükümler uyarınca
rücû hakkı saklıdır.
Yargılama masrafları
MADDE 27 –
(1) Bu Kanunun uygulanmasından doğan dava ve işler
harca tâbi değildir. Yargılama masrafları kovuşturma ödeneğinden karşılanır.
Bununla birlikte yargılama masrafları davayı kaybedene yükletilir.
(2) ?u kadar ki; başvuruda bulunan
adına bir avukat veya müşavirin katılımından doğan masraflar ile çocuğun iadesi
sebebiyle doğan masraflar kovuşturma ödeneğinden karşılanmaz.
Adlî yardım
MADDE 28 –
(1) Bu Kanunun uygulanmasında başvuruda bulunan,
adlî yardımdan yararlanabilir.
BE?İNCİ BÖLÜM
Son Hükümler
Usûl
hükümleri
MADDE 29 –
(1) Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde;
22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî
Kanununun aile hukukuna ilişkin hükümleri ile 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, 9/1/2003 tarihli ve 4787 sayılı Aile
Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun, 9/6/1932
tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu, 24/5/1983 tarihli ve 2828 sayılı
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu ve 3/7/2005 tarihli ve 5395
sayılı Çocuk Koruma Kanunu hükümleri uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 1 –
(1) Bu Kanun hükümleri 1/8/2000
tarihinden sonra meydana gelen bu Kanun kapsamındaki dava ve işler hakkında da
uygulanır.
Yürürlük
MADDE 30 –
(1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 31 –
(1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
1/12/2007