imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Yeni Sayfa 7

26.12.2006 günlü, 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu’nun :

                A - 1- 5. maddesinin (4) numaralı fıkrası uyarınca düzenlenen “Bazı Ödeneklerin Kullanımına ve Harcamalara İlişkin Esaslar” başlıklı (E) cetvelinin (6) no’lu sırası,

                2- 30. maddesinin;

                a- (8) numaralı fıkrasının (b) bendinin son paragrafı,

                b- (9) numaralı fıkrasının son paragrafı,

                c- (10), (14) ve (16) numaralı fıkraları,

                5.4.2007 günlü, E. 2007/17, K. 2007/45 sayılı kararla iptal edildiğinden, bu kuralların, uygulanmalarından doğacak sonradan giderilmesi güç veya olanaksız durum ve zararların önlenmesi ve iptal kararının sonuçsuz kalmaması için kararın Resmî Gazete’de yayımlanacağı güne kadar YÜRÜRLÜKLERİNİN DURDURULMASINA,

                B - 30. maddesinin (2) ve (15) numaralı fıkralarının yürürlüklerinin durdurulması isteminin, koşulları oluşmadığından REDDİNE,

                C - 30. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ç) bendine yönelik iptal istemi, 5.4.2007 günlü, E. 2007/17, K. 2007/45 sayılı kararla reddedildiğinden, bu bende ilişkin yürürlüğün durdurulması isteminin REDDİNE,

                5.4.2007 gününde OYBİRLİ?İYLE karar verildi.



Yeni Sayfa 8

 

Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:

Esas Sayısı       : 2007/17

Karar Sayısı    : 2007/45

Karar Günü    : 5.4.2007

 

İPTAL DAVASINI AÇAN : Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri Ali TOPUZ ve Muharrem KILIÇ ile birlikte 121 Milletvekili

 

İPTAL DAVASININ KONUSU : 26.12.2006 günlü, 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun;

A -  5. maddesinin (4) numaralı fıkrası uyarınca düzenlenen “Bazı Ödeneklerin Kullanımına ve Harcamalara İlişkin Esaslar” başlıklı (E) Cetvelinin (6) no’lu sırasının,

B - 30. maddesinin;

1 - (1) numaralı fıkrasının (ç) bendinin,

2 - (2) numaralı fıkrasının,

3 - (8) numaralı fıkrasının (b) bendinin son paragrafının,

4 - (9) numaralı fıkrasının son paragrafının,

5 - (10), (14), (15) ve (16) numaralı fıkralarının,

Anayasa’nın 2., 11., 87., 88., 89. ve 161. maddelerine aykırılığı savıyla iptalleri ve yürürlüklerinin durdurulması istemidir.

 

I - İPTAL VE YÜRÜRLÜ?ÜN DURDURULMASI İSTEMİNİN GEREKÇESİ

İptal ve yürürlüğün durdurulması istemlerini içeren dava dilekçesinin gerekçe bölümü şöyledir:

“1) 26.12.2006 Tarih ve 5565 Sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun “Kısmen veya tamamen uygulanmayacak hükümler” Başlıklı 30 uncu Maddesinin; Birinci Fıkrasının (ç) Bendinin, İkinci Fıkrasının, Sekizinci Fıkrasının (b) Bendinin Son Paragrafının, Dokuzuncu Fıkrasının Son Paragrafı ile Onuncu, Ondördüncü, Onbeşinci ve Onaltıncı Fıkralarının Anayasaya Aykırılığı

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde, “5018 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (g) bendi,”nin 2007 yılında uygulanmayacağı öngörülmüştür.

5018 sayılı Kamu Yönetimi ve Mali Kontrol Kanununun 2007 yılında uygulanmayacağı belirtilen bu hükmünde, kesin hesap kanunu tasarısının ekinde “Maliye Bakanlığı tarafından gerekli görülen diğer belgeler”in de yer alacağı hükme bağlanmıştır. 5018 sayılı Kamu Yönetimi ve Mali Kontrol Kanunu; Anayasanın 161 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılan kamu malî yönetiminin yapısını ve işleyişini, kamu bütçelerinin hazırlanmasını, uygulanmasını, tüm malî işlemlerin muhasebeleştirilmesini, raporlanmasını ve malî kontrolü düzenleyen genel bir kanundur. İptali istenen kural ile, 2007 yılında 5018 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (g) bendi,”nin 2007 yılında uygulanmayacağının öngörülmesi, bu kuralın o yıl için değiştirilmesi sonucunu doğurmaktadır.

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen ikinci fıkrasında, “22.12.2005 tarihli ve 5436 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki “31.12.2006 tarihine” ibaresi, “ilgili idarelerin talebi ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine 31.12.2007 tarihine” şeklinde uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.

22.12.2005 tarihli ve 5436 sayılı Kamu Yönetimi ve Mali Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrası aynen şöyledir:

“Bütçe Dairesi başkanlıklarında görev yapan Bütçe Dairesi Başkanı ve Bütçe Dairesi Başkan Yardımcısı kadrolarında bulunan personel dışındaki diğer Maliye Bakanlığı personeli bulundukları kadrolarıyla birlikte 01.01.2006 tarihi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın bulundukları ilin defterdarlığına devredilir. Ancak bunlar halen bulundukları kadrolarda kaldıkları sürece 31.12.2006 tarihine kadar nezdinde görev yaptıkları kamu idaresinin Strateji Geliştirme Başkanlığı veya Strateji Geliştirme Daire Başkanlığında görev yapmaya devam ederler. Bunlardan sınav sonucunda Malî Hizmetler Uzmanı kadrolarına atanacaklar ile halen nezdinde görev yaptıkları idarelerin ve kendilerinin talep etmeleri halinde bu idarelerin kadrolarına atanacaklar için Maliye Bakanlığının muvafakati aranmaz.”

Görüldüğü üzere, iptali istenen kuralla 5436 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrasında değişiklik yapılmaktadır.

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen sekizinci fıkrasının (b) bendinin son paragrafında “1479 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları ile 50 nci maddesinin ikinci cümlesi hükmü ve 2926 sayılı Kanunun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü 2007 yılı için uygulanmaz ve bu fıkra kapsamında sayılanların aylıklarında 31.05.2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre ayrıca artış yapılmaz.” denilmiştir.

1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun “Yaşlılık aylığının hesaplanması başlıklı” 36 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkralara göre; hesaplanan yaşlılık aylığı, ayrıca, gelir tablosunun son olarak değiştirildiği ay ile aylık başlangıç tarihi arasında geçen her ay için, Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan en son temel yıllı kentsel yerler tüketici fiyatları indeksindeki değişim oranları kadar artırılır.

Bu Kanuna göre bağlanan yaşlılık, malûllük ve ölüm aylıklarının, her ay bir önceki aya göre Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan en son temel yıllı kentsel yerler tüketici fiyatları indeksindeki değişim oranları kadar artırılacağını öngören üçüncü ve dördüncü fıkralarının iptali istenen kural ile 2007 yılında uygulanmayacağının öngörülmesi, bu kuralın o yıl için değiştirilmesi sonucunu doğuracağı ve dolayısıyla 1479 sayılı Kanuna göre yaşlılık aylığı alanların bu aylıklarının o yıl için arttırılamayacağı açıktır.

Yine iptali istenen bu kural ile 2926 sayılı Kanunun “Primlere ve aylıklara esas gelir basamakları”nı düzenleyen 33 üncü maddesinin de 2007 yılında uygulanmayacağı, diğer bir ifade ile o yıl için değiştirilmesi öngörülmüştür.

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen dokuzuncu fıkrasının son paragrafında “17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı Kanuna tâbi sigortalılardan; 2007 yılının birinci altı aylık dönemi için, aynı Kanunun 33 üncü maddesine göre belirlenen gelir basamaklarından ilk altı basamakta bulunanlardan altıncı basamak gösterge tutarının, yedi ve daha yukarı basamaklarda bulunanlardan ise bulundukları basamak gösterge tutarının % 20’si oranında sağlık sigortası primi tahsil edilir.” denilmek suretiyle bu hükümde belirtilen sigortalılarına sağlık sigortası primi ödemeleri konusunda ek bir mükellefiyet getirilmektedir.

- 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu; kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve malî açıdan özerk, bu Kanunda hüküm bulunmayan durumlarda özel hukuk hükümlerine tâbi Sosyal Güvenlik Kurumu kurulmasını düzenleyen genel bir kanundur. 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen onuncu fıkrasında, “16.05.2006 tarihli ve 5502 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “yetkileri Kurum Yönetim Kurulu tarafından mülga kanun hükümlerine göre kullanılır.” ibareleri, “yetkileri Kurum Yönetim Kurulu tarafından ilgili kanunların mülga hükümlerine göre kullanılır ve bu yetkilerden uygun gördüklerini Başkana veya ilgili birimlere devredebilir.” şeklinde uygulanacağı öngörülerek 5502 sayılı Kanununun geçici 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılmıştır.

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen ondördüncü fıkrası ile 16.05.2006 tarihli ve 5502 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin üçüncü fıkrasının “Bu şekilde çalıştırılacak olanların ücretleri 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) bendine göre istihdam edilenlere uygulanan sözleşme ücreti tavanının iki buçuk katını geçemez ve bu fıkrada belirtilen ücret dışında herhangi bir ödeme yapılamaz.” şeklindeki ikinci cümlesinin “Bu şekilde çalıştırılacak olanlardan Kurumca belirlenecek en fazla beş kişiye ödenecek ücret, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) bendine göre istihdam edilenlerin sözleşme ücreti tavanının beş katını, diğer beş kişiye dört katını, geri kalanlara ise iki buçuk katını geçemez ve bunlara bu fıkrada belirtilen ücret dışında herhangi bir ödeme yapılamaz.” şeklinde uygulanacağı öngörülmüştür. Yapılan bu değişiklikten de anlaşılacağı üzere, Sosyal Güvenlik Kurumu’nda “bilişim hizmetlerini yürütmek ve 50 kişiyi geçmemek üzere sözleşmeli olarak çalıştırılacak uzman personelden Kurumca belirlenecek toplam on kişinin sözleşme ücretlerinin arttırılmasına olanak tanınmaktadır.

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen onbeşinci fıkrası ile; 31.05.2005 tarih ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrasındaki “üçte biri” ibaresinde, 68 inci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde ve 88 inci maddesinin üçüncü fıkrasında değişiklik yapılmaktadır.

Bu fıkranın (c) bendi hükmüyle, 5510 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, sigortalı kadına veya sigortalı olmayan karısının doğum yapması nedeniyle sigortalı erkeğe, çocuğun yaşaması şartıyla doğumdan sonraki altı ay süresince her ay, doğum tarihinde geçerli olan asgarî ücretin üçte biri tutarında ödenmesi öngörülen emzirme ödeneğinin miktarı asgari ücretin onda birine indirilmiştir. Yine iptali istenen bu kural ile, 5510 sayılı Kanunun 88 inci maddesinin üçüncü fıkrasında değişiklik yapılarak bir kısım kamu görevlilerinin sigorta prim matrahı daraltılmıştır. Bu durumda yapılan bu düzenleme sonucunda hem emzirme ödeneği miktarı azalmakta hem de sigorta prim matrahı daraltılmış olduğundan buna bağlı olarak hesaplanan emekli aylığı düşmektedir.

Anayasanın 2 nci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal bir hukuk devleti olduğu belirtilmiştir. Bu maddede belirtilen sosyal hukuk devleti, temel hak ve özgürlükleri en geniş ölçüde gerçekleştiren ve güvence altına alan, toplumsal gerekleri ve toplum yararını gözeten, kişi ve toplum yararı arasında denge kuran, toplumsal dayanışmayı en üst düzeyde gerçekleştiren, güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak eşitliği, sosyal adaleti sağlayan, çalışma hayatının gelişmesi için önlemler alarak çalışanları koruyan, sosyal güvenlik sorunlarını çözmeyi yüklenmiş, ülkenin kalkınmasıyla birlikte ulusal gelirin sosyal katmanlar arasında adaletli biçimde sağlanmasını amaç edinmiş devlettir. Güçsüzleri güçlülere ezdirmemek ilkesi, herkesi, bu arada çalışanları, emeklilerle yaşlıları, durumlarına uygun düzenlemelerle, sağlıklı, mutlu ve güven içinde yaşatmayı gerektirir.

Anayasa Mahkemesinin 17.10.1972 tarih ve E.1972/16, K.1972/49 sayılı kararında da, “Anayasanın 2 nci maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyeti, sosyal bir hukuk Devletidir. Sosyal hukuk devletidir, güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak gerçek eşitliği yani sosyal adaleti ve böylece toplumsal dengeyi sağlamakla yükümlü Devlet demektir Çağdaş uygar görüşü ve Anayasanın temel yapı ve felsefesine göre gerçek hukuk devleti ancak toplumsal Devlet anlayışı içinde ise bir anlam kazanır.

Hukuk devletinin amaç edindiği kişiliğin korunması, toplumda sosyal güvenliğin ve sosyal adaletin sağlanması yoluyla gerçekleştirilebilir.” görüşüne yer verilmiştir.

Bu nedenle iptali istenen bu kural, çalışanları koruyan bir düzenleme olmadığı gibi kazanılmış hakları da zedelediğinden Anayasanın 2 nci maddesine aykırıdır.

İptali istenen 15 inci fıkra hükmü ayrıca aşağıda etraflıca açıklanan nedenlerle Anayasanın 2 nci, 11 inci, 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırıdır.

- 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 30 uncu maddesinin iptali istenen onaltıncı fıkrasında “29.06.2001 tarihli ve 4706 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesindeki, “rayiç değerleri” ibaresi “492 sayılı Harçlar Kanununun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre hesaplanacak değerlerinin yüzde yirmi fazlası” şeklinde uygulanır denilmiştir.

Böyle bir düzenleme ile; Vakıflar Genel Müdürlüğüne veya mazbut vakıflar ile kamu kurum ve kuruluşlarına ait, üzerinde toplu yapılaşma bulunan taşınmazların Hazineye ait taşınmazlar ile trampa edilmesinde, trampaya konu taşınmazların rayiç değerleri yerine bu taşınmazların 492 sayılı Harçlar Kanununun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre hesaplanacak değerlerinin yüzde yirmi fazlasının esas alınması öngörülmüş, diğer bir anlatımla söz konusu trampa işlemlerinin konusu taşınmazların değerlerinde değişiklik yapılmıştır.

Görüldüğü üzere, iptali istenen kuralların tümünde diğer yasalarla düzenlenmesi gereken ve bütçe ile ilgili olmayan konular bütçe yasası ile düzenlenmiştir.

Anayasanın 161 inci maddesinin son fıkrasında, “Bütçe kanununa, bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz” denilmekte; gerekçesinde de, bütçe kanunlarına bütçe dışı hüküm konulmaması, mevcut kanunların hükümlerini açıkça veya dolaylı değiştiren veya kaldıran hükümler getirilmemesi ilkelerine Anayasal kuvvet ve hüküm tanındığı belirtilmektedir.

Anayasa Mahkemesinin birçok kararında yinelenip vurgulandığı gibi, başlıca ereği, bütçe yasalarını yapısına ve amacına aykırı kurallardan ayıklamak ve bir sıkı düzene bağlayarak yalnızca bütçeye ilişkin bütçeyle ilgili konuları içermesini sağlamak olan Anayasanın 161 inci maddesi, bütçe yasalarında öbür yasa kurallarını değiştiren, onların alanına ve konularına el atan kurallara açık ve kesin engeldir. (Anayasa Mahkemesinin 02.07.1991 gün ve E.1991/16, K.1991/19 sayılı Kararı, R.G. 02.07.1991, sa. 27).

Bu nedenle, söz konusu hükümler Anayasanın 161 inci maddesine açıkça aykırıdır.

Öte yandan yine Anayasa Mahkemesinin bir çok kararında belirtildiği üzere (Örneğin, 30.01.1992 gün ve E.1991/8, K.1992/5; 15.02.1995 gün ve E.1994/69, K.1995/8; 13.06.1995 gün ve E.1995/2, K.1995/12 sayılı kararları);

“Anayasanın 87 nci maddesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin görev ve yetkileri belirtilirken bütçe yasa tasarısını görüşmek ve kabul etmek dışında diğer yasaları koymak, değiştirmek ve kaldırmak biçiminde bir ayrım yapılmıştır. Bütçe yasalarını öteki yasalardan ayrı tutan bu Anayasa ilkesi karşısında, herhangi bir yasa ile düzenlenmesi gereken bir konunun bütçe yasası ile düzenlenmesi veya herhangi bir yasada yer alan hükmün bütçe yasaları ile değiştirilmesi ve kaldırılması olanaksızdır.” Bu nedenle de söz konusu hükümler, Anayasanın 87 nci maddesine de aykırı düşmektedir.

Yine Anayasa Mahkemesinin 21.09.1999 tarih ve E.1999/29, K.1999/36 sayılı kararında,

“Bir yasa kuralının bütçeden gider yapmayı ya da bütçeye gelir sağlamayı gerektirir nitelikte bulunması, mutlak biçimde “bütçe ile ilgili hükümlerden” sayılmasına yetmez. Her yasada gidere neden olabilecek değişik türde kurallar bulunabilir. Böyle kuralların bulunmasıyla örneğin, yargı, savunma, eğitim, sağlık, tarım, ulaşım ve benzeri kamu hizmeti alanlarına ilişkin yasaların bütçeyle ilgili hükümler içerdiği kabul edilirse, bu konulardaki yasaların değiştirilip kaldırılması için de bütçe yasalarına hükümler koymak yoluna gidilebilir. Oysa, bu tür yasa düzenlemeleri, bütçenin yapılması ve uygulanması yöntemiyle ilişkisi bulunmayan, yasakoyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemleridir. 161 inci maddedeki “bütçe ile ilgili hüküm” ibaresine dayanılarak, gider ya da gelirle ilgili her konuyu olağan bir yasa yerine bütçe yasası ile düzenlemek, Anayasanın 88 inci ve 89 uncu maddelerine aykırı düşer.

Anayasanın 161 inci ve 162 nci maddelerinin getiriliş amacı, bütçe yasalarında yıllık bütçe kavramı dışındaki konulara yer vermemek, böylece bütçe yasalarını ilgisiz kurallardan uzak tutarak kendi yapısı içinde bütünleştirmektir.”

görüşüne yer verilmiştir.

Açıklanan nedenlerle ve yukarıda değinilen Anayasa Mahkemesinin kararları karşısında, 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun “Kısmen veya tamamen uygulanmayacak hükümler” başlıklı 30 uncu maddesinin; birinci fıkrasının (ç) bendi, ikinci fıkrası, sekizinci fıkrasının (b) bendinin son paragrafı, dokuzuncu fıkrasının son paragrafı ile onuncu, ondördüncü, onbeşinci ve onaltıncı fıkraları bütçe dışındaki yasalarla yapılması gereken bir düzenlemeyi Bütçe Yasası ile yapmaları nedeniyle Anayasanın 87 nci, 88 inci ve 89 uncu maddelerine; bu değişiklikler bütçe ile ilgili olmadığı için Anayasanın 161 inci maddesine; yasama erki Anayasaya aykırı biçimde kullanıldığı için Anayasanın 11 inci maddesindeki Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi ile 2 nci maddesindeki hukuk devleti ilkesine aykırı düşmekte ve iptal edilmeleri gerekmektedir.

2) 26.12.2006 Tarih ve 5565 Sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun 5 inci Maddesinin Dördüncü Fıkrası Uyarınca “Bazı Ödeneklerin Kullanılmasına ve Harcamalara İlişkin Esaslar”ın Gösterildiği (E) Cetvelinin (6) Sıra No.lu Maddesinin Anayasaya Aykırılığı

26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun “Bağlı cetveller” başlıklı 5 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca “Bazı Ödeneklerin Kullanılmasına ve Harcamalara İlişkin Esaslar”ın gösterildiği (E) cetvelinin iptali istenen (6) sıra no.lu maddesinde, Maliye Bakanlığı ile Gelir İdaresi Başkanlığı hizmetlerinde kullanılacak binaların inşaatı, bakım ve onarımı ile tefriş ve donanımına ilişkin alımlarda 180 sayılı KHK’nin 32 nci madde hükmünün uygulanmayacağı öngörülmüştür.

14.12.1983 tarih ve 180 sayılı Bayındırlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin “Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yükümlülüğü” başlıklı 32 nci maddesinde,

“Kamu kurum ve kuruluşları; katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler; 2 nci maddenin (n) bendinde belirtilen tüzük, yönetmelik, tip sözleşme, şartname, rayiç, fiyat analizleri ve birim fiyatlarına uymak ve uygulamakla yükümlüdür:

Belediyelerince yapılmış veya yaptırılmış imar ve şehir alt yapı tesisleri planları ile varsa değişikliklerinin onaylı birer örneğinin Bayındırlık ve İskan Bakanlığına gönderilmesi zorunludur.

9 uncu maddenin (a), (b), (c) bentlerindeki hükümler, Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca yeterli teknik teşkilatı olduğu kabul edilen kuruluşlara uygulanmayabilir.”

hükmüne yer verilmiştir. Görüleceği üzere, iptali istenen kuralla uygulanmayacağı belirtilen bu kuralda; kamu kurum ve kuruluşları; katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyelerin; 2 nci maddenin (n) bendinde belirtilen tüzük, yönetmelik, tip sözleşme, şartname, rayiç, fiyat analizleri ve birim fiyatlarına uymak ve uygulamakla yükümlü oldukları belirtilmektedir.

Bu kuralın uygulanmayacağının öngörülmesinin, söz konusu kuralın değiştirilmesi sonucunu doğurduğu açıktır. Yukarıda (1) numaralı başlık altında etraflıca belirtilen nedenlerle; bütçe dışındaki herhangi bir yasa ile düzenlenmesi gereken bir konunun bütçe yasası ile düzenlenmesi veya herhangi bir yasada yer alan hükmün bütçe yasaları ile değiştirilmesi ve kaldırılması olanaksız olduğu gibi, bir yasa kuralının bütçeden gider yapmayı ya da bütçeye gelir sağlamayı gerektirir nitelikte bulunması, mutlak biçimde “bütçe ile ilgili hükümlerden” sayılmasına yetmez. O halde, iptali istenen bu kural da yukarıda açıklanan nedenlerle Anayasanın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı düşmektedir.

Öte yandan, Maliye Bakanlığı ile Gelir İdaresi Başkanlığı hizmetlerinde kullanılacak binaların inşaatı, bakım ve onarımı ile tefriş ve donanımına ilişkin alımlarda; rayiçlere, tip sözleşmelere, şartnamelere ve birim fiyatlara uyulmayacaksa söz konusu işler neye göre yaptırılacaktır? Böyle bir durumun belirsizliğe ve söz konusu alımlarda keyfiliğe yol açması kaçınılmazdır.

Anayasanın 2 nci maddesinde belirtilen hukuk devletinin unsurlarından biri de, vatandaşlarına hukuk güvenliği sağlamasıdır. Hukuk güvenliği, kurallarda belirlilik ve öngörülebilirlik gerektirir.

Bu durumda, dava konusu kural belirlilik ve öngörülebilirlik özellikleri taşımaması nedeniyle hukuk devleti ilkesi ile de bağdaşmamaktadır. Açıklanan nedenlerle iptali istenen kural, Anayasanın 2 nci maddesine de aykırıdır.

Diğer taraftan bir yasa kuralının Anayasanın herhangi bir kuralına aykırılığının tespiti onun kendiliğinden Anayasanın 11 inci maddesine de aykırılığı sonucunu doğuracaktır (Anayasa Mahkemesinin 03.06.1988 tarih ve E.1987/28, K.1988/16 sayılı kararı, AMKD., sa. 24, shf. 225).

Açıklanan nedenlerle, 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun “Bağlı cetveller” başlıklı 5 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca “Bazı Ödeneklerin Kullanılmasına ve Harcamalara İlişkin Esaslar”ın gösterildiği (E) cetvelinin (6) sıra no.lu maddesinin bütçe dışındaki yasalarla yapılması gereken bir düzenlemeyi Bütçe Yasası ile yapması nedeniyle Anayasanın 87 nci, 88 inci ve 89 uncu maddelerine; bu değişiklikler bütçe ile ilgili olmadığı için Anayasanın 161 inci maddesine; yasama erki Anayasaya aykırı biçimde kullanıldığı için Anayasanın 11 inci maddesindeki Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi ile 2 nci maddesindeki hukuk devleti ilkesine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

 

IV. YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA İSTEMİNİN GEREKÇESİ

Dava dilekçemizde iptali ve iptal davası sonuçlanıncaya kadar yürürlüğünün durdurulması istenen hükümler, bütçe ile ilgili olmayan hususları düzenlemektedirler. Halbuki Anayasanın 161 inci maddesi bütçe kanunlarında bütçe ile ilgili olmayan hususların yer alamayacağını bildirmektedir. Anayasa Mahkemesinin de bu nedenle, bütçe kanunlarında yer alan bütçeyle ilgisiz hükümler hakkında verdiği sayısız iptal kararı vardır. Anayasa Mahkemesinin, Anayasanın 161 inci ve 162 nci maddelerinde yer alan kuralları çerçevesinde bütçe kanunlarına konulan ve fakat bütçe ile ilgisi bulunmayan hükümleri bir çok defa iptal etmiş olmasına karşın, kanun koyucunun (yasama organının) tıpkı 2005 ve 2006 Mali Yılı Bütçe Kanunlarının iptalini ve yürürlüğünün durdurulmasını istediğimiz hükümlerinde olduğu gibi, 2007 Mali Yılı Bütçe Kanununun belirtilen hükümlerinde de Anayasa Mahkemesinin söz konusu kararlarına ve Anayasanın ilgili hükümlerine uymadığı görülmektedir.

Anayasa Mahkemesi kararlarıyla bağlılık, özellikle yasama organı yönünden, Anayasa Mahkemesinin kararlarındaki iptal gerekçesiyle de bağlılığı içerir (Anayasa Mahkemesinin 24.05.1988 gün ve E.1988/11, K.1988/1, AMKD. S.24, shf. 145-146).

Hukuk devleti ilkesi, her üç erkin de yetkilerini Anayasanın öngördüğü biçimde ve sınırlar içinde kullanmalarını gerektirir. Bunun kaçınılmaz sonucu da yasama organının, Anayasa hükümlerine ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uymasıdır. Bu ilke, Anayasada ayrıca belirtilmiş olmasaydı, hatta aksine bir düzenleme olsaydı bile, “hukuk devleti”nin bir gereğidir ve aksi düzenlemeler, doğrudan bu ilkeye aykırıdır.

Yasama organının Anayasa hükümlerine ve Anayasa Mahkemesi kararlarındaki esaslara uymayarak Anayasaya aykırılığı ısrarla sürdürmesinin, bir hukuk devletinde sübjektif yararların üstünde, özenle korunması gereken hukukun üstünlüğü ilkesini de zedeleyeceği kuşkusuzdur.

Anayasal düzenin en kısa sürede iptalini ve yürürlüğünün durdurulmasını istediğimiz hukuka aykırı bu tür kurallardan arındırılması, hukuk devleti sayılmanın da bir gereğidir. Anayasaya aykırı oldukları gerekçemizde gösterilen hükümlerin uygulanması halinde ortaya çıkacak ve giderilmesi olanaksız durum ve zararların önlenebilmesi, hukukun ve Anayasanın üstünlüğünün korunabilmesi için, bu hükümlerin yürürlülüklerinin iptal davası sonuçlanıncaya kadar durdurulması gerekmektedir.

 

V. SONUÇ VE İSTEM

Yukarıda açıklanan gerekçelerle 26.12.2006 tarih ve 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun;

1) 30 uncu maddesinin; birinci fıkrasının (ç) bendinin ikinci fıkrasının, sekizinci fıkrasının (b) bendinin son paragrafının dokuzuncu fıkrasının son paragrafı ile onuncu, ondördüncü, onbeşinci ve onaltıncı fıkralarının Anayasanın 2 nci, 11 inci, 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

2) (E) cetvelinin (6) sıra no.lu maddesinin Anayasanın 2 nci, 11 inci, 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

iptallerine ve iptal davası sonuçlanıncaya kadar yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesine ilişkin istemimizi saygı ile arz ederiz.”

 

II - YASA METİNLERİ

A - İptali İstenen Yasa Kuralları

26.12.2006 günlü, 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun iptali istenen kuralları da içeren maddeleri şöyledir:

1- “E- Cetveli

Bazı Ödeneklerin Kullanımına ve Harcamalara İlişkin Esaslar

6. Maliye Bakanlığı ile Gelir İdaresi Başkanlığının hizmetlerinde kullanılacak binaların inşaatı, bakım ve onarımı ile tefriş ve donanımına ilişkin alımlarda 13/12/1983 tarihli ve 180 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 32 nci maddesi hükmü uygulanmaz.”

2- “Kısmen veya tamamen uygulanmayacak hükümler

MADDE 30 – (1) a) 2547 sayılı Kanunun 46, 58, ek 25, ek 26, ek 27 ve 3843 sayılı Kanunun 7 nci maddelerinin özel gelir ve özel ödenek uygulaması ile devrine ilişkin hükümleri ve 2547 sayılı Kanunun 46 ncı maddesinin yedinci fıkrası,

b) 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası,

c) 2828 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesi,

ç) 5018 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (g) bendi,

d) 21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi,

2007 yılında uygulanmaz.

(2) 22/12/2005 tarihli ve 5436 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki “31/12/2006 tarihine” ibaresi “ilgili idarelerin talebi ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine 31/12/2007 tarihine” şeklinde uygulanır.  

(3) 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanununa göre cep telefonu faturalı abonelerinin (ön ödemeli cep telefonu aboneleri hariç olmak üzere) ödemek zorunda oldukları ruhsatname ve yıllık kullanım ücretleri, 2007 yılında işletmecinin sistemine abone olunan ay itibarıyla geriye kalan aylar için yıl sonuna kadar eşit taksitlere bölünerek alınır.

(4) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 108 inci maddesindeki “1/1/2007” ibaresi “1/7/2007” olarak uygulanır.

(5) 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 91 inci maddesinin yedinci fıkrasında geçen  “31/12/2005” ibaresi  “30/6/2007” olarak uygulanır.

(6) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa göre gelir ve/veya aylık ödenenlere, bu kanunlar gereğince ödenmekte olan gelir ve/veya aylık tutarlarında (506 sayılı Kanuna göre gelir ve/veya aylık ödenenlerin bu Kanunun geçici 76 ncı maddesine göre yapılan telafi edici ödemeler dahil), 2006 yılı için 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanuna göre yapılan yıllık kümülatif artış oranı ile aynı dönemde memur aylıklarında katsayıların yükseltilmesi suretiyle yapılan kümülatif artış oranı arasındaki farkı telafi edecek şekilde hesaplanacak fark tutarları 2006 yılı Temmuz-Aralık ayları ödeme dönemleriyle sınırlı olmak üzere bir defada ayrıca ödenir. 2006 yılı ikinci altı aylık döneminde altı aydan daha az süreyle gelir ve/veya aylık almış olanlara yapılacak ödemelerde fiilen yararlanılan gelir ve/veya aylık ödeme dönemi sayısı dikkate alınır. Bu şekilde yapılacak ödemenin bir aylık tutarının 2006 yılı Aralık ayı ödeme dönemi gelir ve/veya aylık tutarına ilave edilmesi sonucunda bulunacak tutar, 2007 yılı Ocak ayı ödeme döneminde yapılacak artışlara esas alınır.

(7) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa göre:

a) 1/1/2007 tarihinden önce bağlanmış gelir ve/veya aylıklar ile 506 sayılı Kanunun geçici 76 ncı maddesine göre yapılan telafi edici ödemeler, 2007 yılının Ocak ayı ödeme döneminden itibaren % 5 oranında, 2007 yılı Temmuz ayı ödeme döneminden geçerli olmak üzere de 2007 yılının birinci altı aylık dönemi için Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki değişim oranı kadar artırılarak ödenir.

b) 2007 yılında bağlanacak malûllük, yaşlılık veya ölüm aylıklarının, 506 sayılı Kanunun 55, 61, 67 ve geçici 82 nci maddelerine göre 2007 yılı Ocak ayı itibarıyla hesaplanan aylık tutarları; 2007 yılı Ocak ayı ödeme döneminden itibaren % 5 oranında, 2007 yılı Temmuz ayı ödeme döneminden geçerli olmak üzere de 2007 yılının birinci altı aylık dönemi için Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki değişim oranı kadar artırılarak ödenir.

c) İş kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından hak kazanılan gelirlere esas günlük kazanç hesabına giren son takvim ayı 2007 yılının birinci yarısına ait olanlara bağlanacak gelirler, son takvim ayı itibarıyla hesaplanan gelir tutarı % 5 oranında, 2007 yılı Temmuz ayı ödeme döneminden geçerli olmak üzere de 2007 yılının birinci altı aylık dönemi için Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki değişim oranı kadar artırılarak ödenir. Son takvim ayı 2007 yılının ikinci yarısına ait olanlara bağlanacak gelirler, son takvim ayı itibarıyla hesaplanan gelir tutarı 2007 yılının ilk altı aylık döneme göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki değişim oranında artırılarak belirlenir. Ancak bunlara 2007 yılı Ocak ayı ödeme dönemine ait artış uygulanmaz.

d) Bağlanan gelir ve/veya aylıklar ile telafi edici ödemelerin artırılmasında ve yukarıdaki (b) ve (c) bentleri uygulanmak suretiyle bağlanacak gelir ve/veya aylıkların artırılmasında, 506 sayılı Kanunun ek 38 inci maddesi hükümleri; 2007 yılında malûllük veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan sigortalılar ile ölen sigortalıların hak sahiplerinin 506 sayılı Kanunun geçici 82 nci maddesine göre 2007 yılı Ocak ayı itibarıyla hesaplanan aylıkları için Ocak 2007 ile aylık başlangıç tarihi arasında Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan tüketici fiyatları endeksi artış oranları ile iş kazaları ve meslek hastalıkları sigortasından hak kazanılan gelirlere esas günlük kazanç hesabına giren son takvim ayı 2007 yılına ait olanların gelirlerinin artırılmasında 506 sayılı Kanunun ek 44 üncü maddesi hükümleri uygulanmaz ve bu fıkra kapsamına girenlerin gelir ve/veya aylıklarında 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre ayrıca artış yapılmaz.

(8) 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa göre:

a) Malûllük, yaşlılık ve ölüm aylığı alanların, 2006 yılı Aralık ayı ödeme döneminde aldıkları aylıkları 2007 yılı Ocak ayı ödeme döneminden itibaren % 5 oranında, 2007 yılı Temmuz ayı ödeme döneminden geçerli olmak üzere de 2007 yılının birinci altı aylık dönemi için Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki değişim oranı kadar artırılarak ödenir.

b) 2007 yılında bağlanacak aylıklar, 2003 yılı Aralık ayında yürürlükte bulunan gelir tablosu ve gösterge tutarları esas alınarak hesaplanır. Bu şekilde hesaplanan aylık, sırasıyla 8/1/2003 tarihli ve 4784 sayılı Kanunun 1 inci maddesine, 22/1/2004 tarihli ve 5073 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (a) bendine, 30/12/2004 tarihli ve 5282 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasına ve 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (a) bendine göre artırılır ve bulunan tutar, ayrıca bu fıkranın (a) bendi ile bu maddenin altıncı fıkrasına göre artırılarak ödenir.

2007 yılında, 1479 ve 2926 sayılı Kanunlar kapsamındaki sigortalılardan alınacak primlere esas olan ve 2006 yılı Aralık ayında yürürlükte bulunan gelir tablosu ile katsayı sabit kalmak kaydıyla gösterge tablosu, 506 sayılı Kanuna göre prime esas günlük kazanç alt sınırında 2006 yılına göre 2007 yılında meydana gelen artış oranı kadar artırılarak uygulanır.

1479 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları ile 50 nci maddesinin ikinci cümlesi hükmü ve 2926 sayılı Kanunun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü 2007 yılı için uygulanmaz ve bu fıkra kapsamında sayılanların aylıklarında 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre ayrıca artış yapılmaz.

(9) 24/7/2003 tarihli ve 4956 sayılı Kanunun 56 ncı maddesinin (d) bendi ile aynı Kanunun geçici üçüncü maddesinde geçen “1/1/2005” ibareleri ve 22/1/2004 tarihli ve 5073 sayılı Kanunun 17 nci maddesinde geçen “1/1/2005” ibaresi “30/6/2007” şeklinde uygulanır.

17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı Kanuna tâbi sigortalılardan; 2007 yılının birinci altı aylık dönemi için, aynı Kanunun 33 üncü maddesine göre belirlenen gelir basamaklarından ilk altı basamakta bulunanlardan altıncı basamak gösterge tutarının, yedi ve daha yukarı basamaklarda bulunanlardan ise bulundukları basamak gösterge tutarının % 20’si oranında sağlık sigortası primi tahsil edilir.

(10) 16/5/2006 tarihli ve 5502 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “yetkileri Kurum Yönetim Kurulu tarafından mülga kanun hükümlerine göre kullanılır.” ibareleri, “yetkileri Kurum Yönetim Kurulu tarafından ilgili kanunların mülga hükümlerine göre kullanılır ve bu yetkilerden uygun gördüklerini Başkana veya ilgili birimlere devredebilir.” şeklinde uygulanır.

(11) 8/6/1949 tarihli  ve  5434  sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin (f) bendinde geçen “% 4’ü” ibaresi “% 5’i” şeklinde uygulanır.

(12) 5434 sayılı Kanunun ek 79 uncu maddesinin altıncı fıkrasının son cümlesi “Bu yardımlar yılda bir kez olmak üzere Eylül ayında toptan ödenir, okullarına ilk defa kayıt yaptırma veya kayıt uzatma işlemleri ilgili mevzuatı gereğince zorunlu olarak Eylül ayından sonra tamamlananların eğitim ve öğretim yardımları da aynı eğitim ve öğretim yılı içinde başvurmaları kaydıyla ve ilgili eğitim öğretim yılının Eylül ayında geçerli olan memur aylık katsayısı dikkate alınarak başvurularını izleyen ay içinde ödenir.” şeklinde uygulanır. 

(13) 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “bir sağlık kurulunca” ibaresi “sağlık kurullarınca” şeklinde uygulanır.

(14) 16/5/2006 tarihli ve 5502 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi “Bu şekilde çalıştırılacak olanlardan Kurumca belirlenecek en fazla beş kişiye ödenecek ücret, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) bendine göre istihdam edilenlerin sözleşme ücreti tavanının beş katını, diğer beş kişiye dört katını, geri kalanlara ise iki buçuk katını geçemez ve bunlara bu fıkrada belirtilen ücret dışında herhangi bir ödeme yapılamaz.” şeklinde uygulanır.

(15) 5510 sayılı Kanunun;

a) 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “üçte biri” ibaresi “onda biri” olarak,

b) 68 inci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi “Birinci fıkranın (a) bendi gereği belirlenen katılım payını; birinci basamak sağlık hizmet sunucularında yapılan muayenelerde almamaya ya da daha düşük tutarlarda belirlemeye veya tekrar birinci fıkranın (a) bendi için belirlenen tutara getirmeye, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmet sunucularında yapılan muayenelerde ise önceki basamaklardan sevkli olarak başvurulup başvurulmadığı dikkate alınmak suretiyle yarısına kadar indirmeye veya beş katına kadar artırmaya, gerektiğinde bu tutarları kanunî tutarlarına getirmeye veya indirmeye Kurum yetkilidir.” şeklinde,

c) 88 inci maddesinin üçüncü fıkrası “60 ıncı maddenin birinci fıkrasının (b), (c), (d) ve (g) bentleri gereği genel sağlık sigortalısı sayılanlar için her ay otuz tam gün genel sağlık sigortası primi ödenmesi zorunludur. Ancak, anılan maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamına girenler için prim ödeme yükümlülerinin ödeyecekleri genel sağlık sigortası primi, primin tahakkuk ettirileceği ay itibarıyla bu kapsamda genel sağlık sigortalısı sayılan toplam kişi sayısının dörde bölünmesi suretiyle bulunacak kişi sayısı esas alınmak suretiyle hesaplanır.” şeklinde,

uygulanır.

(16) 29/6/2001 tarihli ve 4706 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesindeki, “rayiç değerleri” ibaresi “492 sayılı Harçlar Kanununun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre hesaplanacak değerlerinin yüzde yirmi fazlası “ şeklinde uygulanır.”

 

B - Dayanılan Anayasa Kuralları

Dava dilekçesinde Anayasa’nın 2., 11., 87., 88., 89., ve 161. maddelerine dayanılmıştır.

 

III - İLK İNCELEME

Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8. maddesi uyarınca,  Tülay TU?CU,   Haşim KILIÇ,  Sacit  ADALI, Fulya KANTARCIO?LU,  Ahmet AKYALÇIN,  Mehmet   ERTEN, A. Necmi ÖZLER, Serdar ÖZGÜLDÜR, ?evket APALAK, Serruh KALELİ ve Osman Alifeyyaz PAKSÜT’’ün katılmalarıyla 19.2.2007 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine ve yürürlüğü durdurma isteminin bu konudaki raporun hazırlanmasından sonra karara bağlanmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.

 

                IV - ESASIN İNCELENMESİ

                Dava dilekçesi ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, iptali istenen Yasa kuralları, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

                A- Bütçeye İlişkin Genel Açıklama

                Anayasa’nın 161. maddesinde bütçenin hazırlanması ve uygulanmasının kanunla düzenlenmesi öngörülmüştür. Bu kural gereğince 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda bütçenin nasıl hazırlanacağına ve uygulanacağına ilişkin hususlar düzenlenmiştir. Kanun’un 3. maddesine göre bütçe, “belirli bir dönemdeki gelir ve gider tahminleri ile bunların uygulanmasına ilişkin hususları gösteren ve usulüne uygun olarak yürürlüğe konulan belgeyi” ifade etmektedir. Öte yandan bütçe, iktidarların program ve politikalarını hayata geçirme konusunda kullandıkları bir araçtır.

                Her ne kadar, gelirlerin ve giderlerin toplanma ve harcanmalarına ilişkin usul, esas ve yükümlülükler değişik yasalarla düzenlenmişse de bunların uygulanmaya konması 5018 sayılı Kanun kuralları uyarınca ancak bütçe yasalarının verdiği izinle olanaklıdır. Bütçe yasaları ile gelirlerin toplanması ya da giderlerin yapılmasını düzenleyen yasaların o yıl içinde uygulanmasına izin verilebileceği gibi, uygulanmamaları da öngörülebilir.

                5018 sayılı Yasa’nın 37. maddesinde, vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin gelirlerinin kanuni dayanaklarının bütçelerinde gösterileceği, bütçelerde yer alan gelirlerin, ilgili kanunlarında belirtilen usullere göre tarh, tahakkuk ve tahsil edileceği belirtilmektedir. Aynı Yasa’nın “Ödeneklerin kullanılması” başlıklı 20. maddesinde bütçe ödeneklerinin kullanılmasında uyulması zorunlu olan esaslar açıklanmıştır.

                Anayasa’nın 161. maddesi gereğince bütçeler yıllık yapılır, bütçe yasasına bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir

Tarih: 22.11.2007 Saat: 01:47 Gönderen: imarhukukcusu

 
İlgili Bağlantılar
· God
· Daha fazla imar hukukcusu
· Haber gönderen imarhukukcusu


En çok okunan haber: imar hukukcusu:
Hangi hallerde inşaat ruhsatları kazanılmış hak olur ve yapı yıkılmaz.

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0

Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

İlgili Konular

imar