imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

imar bank zedeleri kurtaran karar (Ank. 1. İdare Mah. kararı)
Yeni Sayfa 7



Yeni Sayfa 6

        T.C.

             A N K A R A

1 NOLU İDARE MAHKEMESİ

 

ESAS    NO   : 2004/2432

KARAR NO : 2006/2826

 

 

DAVACI                                : Hayder Garip

VEKİLİ                                 : Av. Gökhan Tural-İsmail Say Sk. Yapı Han No:13/4 GAZİANTEP

DAVALILAR                        : 1- Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu / ANKARA

VEKİLİ                                 : Av. Özlem Üstündağ  - Aynı yerde

                                     2- Sermaye Piyasası Kurulu / ANKARA

VEKİLİ                                  : Av. Aynur Konuralp  - Aynı yerde

DAVANIN ÖZETİ               : Davacı tarafından, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunca yönetimine el konulan Türkiye İmar Bankası T.A.?. aracılığıyla satın almış olduğu Devlet iç borçlanma senedinin ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile  nominal tutarı olan 48.026,50 YTL zararın faiziyle birlikte zararın oluşumunda hizmet kusuru bulunan idarelerden tazminine karar verilmesi istenilmektedir.

BANKACILIK DÜZENLEME VE

DENETLEME KURUMU SAVUNMASININ ÖZETİ    : Denetim görevlerinin olmadığı, söz konusu denetimin Sermeye Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca Sermaye Piyasası Kuruluna ait olduğu nedeniyle kendilerine husumet yöneltilemeyeceği, hazine bonosu ve Devlet tahvili satış işlemlerinin sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde değerlendirildiğinde sorumluluğun idarelerine yükletilemeyeceği, davacının henüz gerçekleşmiş bir zararının bulunmadığı öne sürülerek yasal dayanaktan yoksun bulunan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

SERMAYE PİYASASI KURULU

SAVUNMASININ ÖZETİ            : Davacının uğradığını öne sürdüğü zararın tazmini istemini öncelikle Bankanın sorumlu yöneticilerine yöneltmesi gerektiği, Banka hakkındaki iflas davası sonuçlanmadan davacı açısından gerçek ve kesinleşmiş zararın söz konusu olamayacağı, dava konusu olayda objektif sorumluluğa ilişkin şartlar oluşmadığı gibi davalıların müteselsilen sorumluluğundan da söz edilemeyeceği, idare ile ilgisi olmayan üçüncü kişilerin suç teşkil eden fiillerinden doğan zarar sebebiyle idareye tazmin sorumluluğu yüklenemeyeceği, zararın yürütülen kamu hizmetinin doğrudan sonucunu oluşturmadığı öne sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

 

Karar veren Ankara 1 Nolu İdare Mahkemesince dava dosyası incelenerek   işin gereği görüşüldü: 

Davalı idarelerin usule yönelik itirazları yerinde görülmediğinden esasın incelenmesine geçildi.

Dava, davacının, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunca yönetimine el konulan Türkiye İmar Bankası T.A.?. aracılığıyla satın almış olduğu Devlet iç borçlanma senedinden dolayı uğradığı zararın hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülen idarelerce faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali ile 48.026,50  YTL zararın tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 125. maddesinde, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır. İdarenin belirtilen bu sorumluluğu hukuk devleti olma niteliğinin doğal sonucudur.

4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 3. maddesinde, “Bu Kanun ve ilgili diğer mevzuatın, Kanunda gösterilen yetkiler çerçevesinde düzenlemeler de yapmak suretiyle uygulanmasını sağlamak, uygulamayı denetlemek ve sonuçlandırmak, tasarrufların güvence altına alınmasını temin etmek ve Kanunla verilen diğer görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak üzere kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip “Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu” kurulmuştur. Kurum, tasarruf sahiplerinin haklarını ve bankaların düzenli ve emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye sokabilecek ve ekonomide önemli zararlar doğurabilecek her türlü işlem ve uygulamaları önlemek, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını sağlamak üzere gerekli karar ve tedbirleri almak ve uygulamakla yükümlü ve yetkilidir.” denilmek suretiyle BDDK’nın görevleri sayılmış, aynı Kanun’un 5. maddesinde yer alan, “1-Bu Kanun ile diğer kanunların bankalarla ilgili hükümlerinin uygulanmasının ve her türlü bankacılık işlemlerinin denetimi, bankaların varlıkları, alacakları, öz kaynakları, borçları, kar ve zarar hesapları arasındaki ilgi ve dengelerin ve mali bünyeyi etkileyen diğer tüm unsurların tespit ve tahlili Kurum adına doğrudan Başkana bağlı bir Kurul teşkil eden bankalar yeminli murakıpları ve yardımcıları tarafından yapılır.

2-Bankalar yeminli murakıpları ve yardımcıları; bu Kanunda yazılı görevleriyle kayıtlı olmak üzere vergi inceleme yetkisine ve 20/2/1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun hükümlerine aykırı hareket eden banka ve ilgililer hakkında adı geçen Kanunun ek 1 inci maddesindeki yetkilere sahip oldukları gibi tüm bankaların kuruluş kanunu hükümleri ile diğer kanunların bankalarla ilgili hükümlerinin uygulanmasını da denetlemeye yetkilidirler” hükmü ile Bankalar Yeminli Murakıpları’nın görevleri düzenlenmiştir.

Bu durumda, BDDK’nın, tüm bankaları belli bir disiplin altında izlemek, bunların gerek mali bünyelerinin sağlam olup olmadığı ve gerekse mevzuata uygun davranıp davranmadıkları hususunda gerekli olan denetim ve gözetim görevini yerine getirmekle yükümlü olduğu, bu çerçevede, bankaların Hazine Müsteşarlığına ve T.C Merkez Bankasına gönderdikleri mali tablolar üzerinde yapılan inceleme sonuçlarına göre, bankaların bankalar yeminli murakıpları tarafından denetlenmesini sağladığı, yine bankalar yeminli murakıplarının yıllık çalışma programına bağlı olarak bankaların merkez ve şubelerinin denetlendiği görülmektedir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının Devlet iç borçlanma senedi satın aldığı Türkiye İmar Bankası T.A.?.ne Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 03.07.2003 tarihli ve 1085 sayılı kararı ile el konulduğu, bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılan Bankanın yönetim ve denetiminin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna intikal ettiği, davanın ise davacının satın almış olduğu Devlet iç borçlanma senedi bedelinin ödenmemesi nedeniyle uğranılan zararın hizmet kusuru işledikleri iddiasıyla davalı idarelerce tazmini istemi ile açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda; Bankanın DİBS satışlarında BDDK'nın sorumluluklarının incelendiği 30/04-01 sayılı 09.01.2004 tarihli Başbakanlık Teftiş Kurulu Raporu, BDDK Başkanlığı'nın 21.10.2002 tarih BDDK.DEG/43-3-1346 sayılı onayı ile inceleme yapmakla görevlendirilen Bankalar Yeminli Başmurakıbı tarafından düzenlenmiş olan 21.11.2002 tarih M-14/153-1520 sayılı mütalâa, Bankalar Yeminli Murakıplarınca düzenlenmiş olan 21.08.2003 tarih, R-6, R-8, R-7, R-7, R-6, R-8, R-11, R-5, R-7, R-10 sayılı rapor ile Bankanın bankacılık faaliyetlerinin durdurulmasının sonrasında "İmar Bankasının Muhasebe ve Bilgi İşlem Sisteminin Genel İşleyişi Hakkında" bankalar yeminli murakıpları, idari personel, bilgi işlem dairesi başkanı ve diğer görevlilerden oluşan bir kurulca düzenlenen 15.09.2003 tarihli, R-7, R-9, R-8, R-8, R-9, R-12, R-6, R-8, R-11, R-1, R-6 sayılı rapor içeriğindeki tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, 25.10.1990 tarih ve 50/183 sayılı SPK kararı ile Banka'nın borsa üyelik ve aracılık faaliyetlerinde bulunma yetkisinin kaldırıldığı ve bu kararın Hazine Müsteşarlığı'na, İMKB'ye ve Banka'ya bildirildiği, BDDK kurulduktan sonra söz konusu kararın Hazine Müsteşarlığı tarafından BDDK'ya gönderilmediği, 21.10.2002 tarihinde Banka'nın yetkisi olmadığı halde yoğun bir şekilde DİBS satışına başladığı ve bunu gazete ve televizyon reklamları ile halka duyurduğu, BDDK tarafından Bankaya Yönetim Kurulu Üyesi olarak atanan kişi tarafından 13.01.2003 tarihinde Banka'nın DİBS satışına başladığının BDDK'ya bildirilmesi üzerine, bu yazının, o dönemde Banka'da denetim yapan bankalar yeminli murakıplarına bilgi için gönderildiği, ayrıca Maliye Müfettişinin Banka nezdinde DİBS alım-satımının yapılıp yapılmadığının tespitini istemesine ilişkin 14.03.2003 tarihli yazının BDDK'ya gönderildiği, Sermaye Piyasası Kanunu uyarınca bir bankanın DİBS satışı için izin alması gerekirken, Banka'nın böyle bir izni olmadığı halde DİBS satışı yaptığının BDDK yetkililerince bilindiği halde Kurulun bunu önlemeye yönelik herhangi bir faaliyetinin bulunmadığı, Bankanın denetimi sürecinde yapılacak tespitler ile bankanın hukuka aykırı işlemleri engellenebilecek iken, Bankalar Kanunu açısından herhangi bir hukuki statüsü bulunmayan Merkez Yatırım A.?.nin bilgi işlem sistemini yürütmesi ve DİBS işlemlerinin toplandığı sanal ATM merkezi gibi hususlarla ilgili olarak bile tespit yapılmadığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, BDDK'nın Bankalar Kanunu hükümleri uyarınca, görevini gerektiği biçimde yerine getirmediği, Banka'nın yönetim ve işleyişindeki aksaklıkları ve Bankalar Kanunu'na aykırı işlemlerini zamanında saptayarak tasarruf sahiplerinin hak ve çıkarlarını koruyamadığı açıktır.

Sermaye Piyasası Kurulu'nun hukuki sorumluluğuna gelince;

Sermaye piyasası araçları 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 3/b maddesinde tanımlanmış, gerek menkul kıymetler ve gerekse diğer sermaye piyasası araçları şartlarının Sermaye Piyasası Kurulunca belirleneceği öngörülmüştür. Aynı Kanun'un 22. maddesinin (g) bendinde, sermaye piyasasını ilgilendiren her türlü iletişim araçları ile yapılan yayın, duyuru ve reklâmları izlemek ve bunların yanıltıcı olduğu tespit edilenleri yasaklamak ve gereği yapılmak üzere ilgili kuruluşlara bildirmek SPK'nın görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. Yasanın 30. maddesinin (b) fıkrası uyarınca sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunan aracı kuruluşların aynı Yasanın 31. maddesi uyarınca da bu faaliyetleri için Kurumdan izin almaları zorunludur.

Ayrıca, Sermaye Piyasası Kurulu Teşkilât, Görev ve Çalışma Esasları Yönetmeliğinin "Çalışma Birimlerinin Teşkilatı ve Görev Tanımları" başlıklı IV. Bölümünün 46. maddesinde, "sermaye piyasalarında aracılık faaliyetlerini ifa eden veya edebilecek kurum ve kuruluşların mevzuata uygun kuruluş ve faaliyetlerine izin vermek... bu çerçevede gereken gözetim sistemini kurmak ve izlemek" görevinin, "Aracılık Faaliyetleri Dairesi Başkanlığı"na; 50. maddesi ile, "ikinci el piyasaların mevzuata uygun biçimde düzenli ve güvenli çalışmasını temin etmek için piyasaları izlemek ve gözetimini yapmak, yatırımcının kolaylıkla, en az maliyet ve güvenle piyasalarda işlem yapmasını sağlamak için gereken tedbirleri almak ve düzenlemeler yapmak" görevinin "Piyasa Gözetim ve Düzenleme Dairesi Başkanlığı"na verildiği görülmektedir.

Yukarıda belirtilen mevzuat uyarınca, SPK'nın Hazine tarafından ihraç edilen DİBS'nin ikincil piyasa işlemlerinde aracılık yapacaklara faaliyet izni vermek, ayrıca sermaye piyasasını ilgilendiren her türlü iletişim araçları ile yapılan yayın, duyuru ve reklâmları izlemek ve bunların yanıltıcı olanlarını saptayarak yasaklamak ve gereği yapılmak üzere ilgili kuruluşlara bildirme görevinin bulunduğu kuşkusuzdur.

Dosyadan, Kurul'ca Bankanın aracılık faaliyetlerinde bulunma yetkisinin 21.11.1990 tarihli kararla iptal edildiği, ancak DİBS alım-satımında yetkili olmayan Banka'nın çeşitli gazete ve televizyonlarda ilân ve reklâmlar verdiği ve 1990 yılından itibaren yatırımcılara DİBS sattığı, SPK'nın ise, bu konuda herhangi bir önleyici faaliyetinin bulunmadığı ve SPK'nın Kanunun kendisine verdiği gözetim ve denetim görevini yerine getirmediği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, SPK kararı ile borsa üyelik ve aracılık faaliyetlerinde bulunma yetkisi kaldırılan İmar Bankasının, yetkisi olmadığı halde ilân ve reklâm vererek yatırımcılara gerek DİBS satışını, gerekse bu ad altında satış yapmasını zamanında önlem alarak engel olmayan BDDK ve SPK'nın olayda kusurlu davranışları bulunduğu kuşkusuz olduğundan, davacının dosyada bulunan ve İmar Bankası'ndan DİBS aldığını gösteren belgedeki yatırdığı tutar karşılığı zararının yasal faiziyle birlikte anılan idarelerce ödenmesi gerekmektedir.

 

 

Açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulü ile işlem tutarı olan  32.399,96 YTL zararın hizmet kusurları saptanan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yarı yarıya, davanın açıldığı 21.4.2004 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin isteminin reddine, hükmedilen miktar üzerinden hesaplanan 1.749,60 YTL nispi karar harcından peşin alınan 648,40 YTL düşüldükten sonra kalan 1.101,20 YTL nispi karar harcının davacıya tamamlattırılmasına, aşağıda dökümü gösterilen 1.843,75 YTL yargılama giderinden haklılık oranına göre 599,91 YTL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına, geriye kalan 1.243,84 YTL yargılama gideri ile A.A.Ü.T.’ne göre hükmedilen miktar üzerinden hesaplanan 3.072,00 YTL avukatlık ücretinin davalı idarelerden yarı yarıya alınarak davacıya verilmesine, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 1.682,65 YTL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere yarı yarıya verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, kararın tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde Danıştaya temyiz yolu açık olmak üzere 12.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

          BA?KAN                                      ÜYE                                                    ÜYE

      Ziya ÖZCAN                        Mehmet KÜÇÜKGÖZ                          Aydın TOPRAK

           27710                                           33618                                                   94866

 

 

YARGILAMA GİDERLERİ :

 

Başvurma Harcı           : 10,10

Karar Harcı                 : 1.749,60

Vekalet Harcı              : 1,80

Posta Gideri                 : 82,25

Toplam                        : 1.843,75

 

 

 

Tarih: 20.04.2007 Saat: 10:58 Gönderen: imarhukukcusu

 
İlgili Bağlantılar
· Daha fazla
· Haber gönderen imarhukukcusu


En çok okunan haber: :
T.C. ADALET BAKANLI?I FAALİYET RAPORU 2006 (İÇERİK)

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 1
Toplam Oy: 1


Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa


RE: Bondavipib (Puan: 1)
Gönderen: usas35287 Tarih: 13.05.2007 Saat: 11:18
(Kullanıcı Bilgisi )


Bu yorumun devamını oku...